Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
History
bir şeye ulaşmak
Meanings of
"bir şeye ulaşmak"
in English Turkish Dictionary : 2 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
bir şeye ulaşmak
get to something
v.
Idioms
2
Idioms
bir şeye ulaşmak
put something to bed
v.
Meanings of
"bir şeye ulaşmak"
with other terms in English Turkish Dictionary : 48 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
bir şeye ulaşmak için bomba kullanmak
bomb through (something)
v.
2
Phrasals
bir şeye ulaşmak için bomba kullanmak
bomb through
v.
3
Phrasals
büyük çabalar sonucu bir şeye ulaşmak/bir şeyi elde etmek
dredge up
v.
4
Phrasals
(bir şeye) ulaşmak
get into (someone or something)
v.
5
Phrasals
(bir şeye/birine) ulaşmak
get to (someone or something)
v.
6
Phrasals
sıçrayarak/sekerek (birine veya bir şeye) ulaşmak
hop up to (someone or something)
v.
7
Phrasals
kayıkla (bir şeye/yere) ulaşmak
row out to (something or some place)
v.
8
Phrasals
hızlıca bir şeye ulaşmak
vault into
v.
9
Phrasals
engeli aşıp (birine/bir şeye) ulaşmak
break through (to someone or something)
v.
10
Phrasals
yarıp geçerek (birine/bir şeye) ulaşmak
break through (to someone or something)
v.
11
Phrasals
bir şeyi kırıp (birine/bir şeye) ulaşmak
break through (to someone or something)
v.
12
Phrasals
hattı kırıp geçerek (birine/bir şeye) ulaşmak
break through (to someone or something)
v.
13
Phrasals
delip geçip (birine/bir şeye) ulaşmak
break through (to someone or something)
v.
14
Phrasals
(bir şeye) yavaş yavaş ulaşmak
build up to (something)
v.
15
Phrasals
(bir şeye) ulaşmak
come at (something)
v.
16
Phrasals
(birine/bir şeye) ulaşmak
get at (someone or something)
v.
17
Phrasals
(bir şeye) ulaşmak
get up to (something)
v.
18
Phrasals
(bir şeyi) geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across (something) to (someone or something)
v.
19
Phrasals
(bir şeyi) boydan boya geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across (something) to (someone or something)
v.
20
Phrasals
(bir şeyden) karşıya geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across (something) to (someone or something)
v.
21
Phrasals
(bir şeyin) karşısına geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across (something) to (someone or something)
v.
22
Phrasals
(bir şeyi) baştan başa geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across (something) to (someone or something)
v.
23
Phrasals
geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across to
v.
24
Phrasals
boydan boya geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across to
v.
25
Phrasals
(karşıya geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across to
v.
26
Phrasals
karşısına geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across to
v.
27
Phrasals
baştan başa geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak
go across to
v.
28
Phrasals
(daha iyi bir şeye/seviyeye) ulaşmak
go on to (something)
v.
29
Phrasals
(bir şeye) ulaşmak
progress to (something)
v.
30
Phrasals
(bir şeyden bir şeye) ulaşmak
reap (something) from (something)
v.
31
Phrasals
-den (bir şeye) ulaşmak
reap from
v.
32
Phrasals
kayıkla (bir şeye/yere) ulaşmak
row out to
v.
33
Phrasals
hızla (birine/bir şeye) kadar gelmek/ulaşmak
rush up (to someone or something)
v.
34
Phrasals
(bir şeye) ulaşmak için komplo kurmak/gizli plan yapmak
scheme for (something)
v.
35
Phrasals
yavaş yavaş (bir şeye) ulaşmak
work up to (something)
v.
Proverb
36
Proverb
bir şeye ulaşmak için istemek gerekir
a dumb priest never got a parish
Colloquial
37
Colloquial
(bir şeye) ulaşmak/erişmek için ne yapıyorsun/yapıyorsunuz?
what do you do for (something)?
expr.
Idioms
38
Idioms
(bir şeye/bir yere) ulaşmak
make it as far as (something or some place)
v.
39
Idioms
(bir şeye ulaşmak için) ileri atılmak
make a dive (for something)
v.
40
Idioms
(bir şeye) ulaşmak
get a hand on (something)
v.
41
Idioms
bir şeye ulaşmak için başka bir yolu olmak
have a second string to (one's) bow
v.
42
Idioms
bir şeye ulaşmak için başka bir yolu olmak
have a second string to your bow
v.
43
Idioms
bir şeye ulaşmak için her yolu denemek
make a spoon or spoil a horn
v.
44
Idioms
bir şeye ulaşmak için azimle uğraşmak
make a spoon or spoil a horn
v.
45
Idioms
bir şeye ulaşmak için her şeyi göze almak
make a spoon or spoil a horn
v.
46
Idioms
bir şeye ulaşmak için gereken emeği/çabayı sarf etmek
put in work
v.
47
Idioms
(bir şeye) ulaşmak
get (one's) hands on (something)
v.
48
Idioms
(bir şeye) ulaşmak için çaba/gayret sarf etmek
take a run at (something)
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir şeye ulaşmak
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy