Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | bir şeyi çıkmak | slip up something v. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | birini/bir şeyi geri getirmek için dışarı çıkmak | go out for someone or something v. |
Phrasals | birini/bir şeyi alıp getirmek için dışarı çıkmak | go out for someone or something v. |
Phrasals | bir şeyi/şeye çıkmak | get up something v. |
Phrasals | (bir şeyi) alıp/satın alıp çıkmak | walk out with (something) v. |
Colloquial | ||
Colloquial | (bir şeyi) yapana kadar canı çıkmak | have a job v. |
Colloquial | (bir şeyi) yapana kadar canı çıkmak | have a (hard/difficult) job doing/to do something v. |
Idioms | ||
Idioms | bir şeyi aramaya/bulmaya çıkmak | go out in search of v. |
Idioms | bir şeyi yapma ihtimali söz konusu olmaktan çıkmak | get out of the way v. |
Idioms | (birini/bir şeyi) aramaya/bulmaya çıkmak | go out in search of (someone or something) v. |
Idioms | (bir şeyi) yapana kadar canı çıkmak | have a job doing/to do something v. |