Turkish | English | |
---|---|---|
Idioms | ||
Idioms | birinin annesi | (one's) old lady n. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | birinin başka biriyle (eski sevgilisi, annesi, babası) arasını düzeltmek | drive someone back to someone v. |
Colloquial | ||
Colloquial | (birinin ebeveyni/büyük annesi veya dedesi) olacak yaşta | (one) could be (someone's) (parent/grandparent) expr. |
Colloquial | (birinin ebeveyni/büyük annesi veya dedesi) yaşında | (one) could be (someone's) (parent/grandparent) expr. |
Idioms | ||
Idioms | (birinin) annesi yaşında | old enough to be (one's) mother adj. |
Idioms | (birinin) annesi olacak yaşta | old enough to be (one's) mother adj. |
Idioms | (birinin ebeveyni/büyük annesi veya dedesi) olacak yaşta | (one) is old enough to be (someone's) (parent/grandparent) expr. |
Idioms | (birinin ebeveyni/büyük annesi veya dedesi) yaşında | (one) is old enough to be (someone's) (parent/grandparent) expr. |
Slang | ||
Slang | birinin annesi babası | fossil n. |