buggy - Turkish English Dictionary
History

buggy

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "buggy" in Turkish English Dictionary : 26 result(s)

English Turkish
Common Usage
buggy n. iki tekerlekli hafif araba
General
buggy n. iki kişilik araba
buggy n. brıçka
buggy n. çocuk arabası
buggy n. fayton
buggy n. japon arabası
buggy n. (kısaca) kumsal arabası
buggy n. (hindistan'da) üstü katlanan iki tekerlekli hafif bir araç
buggy adj. delice
buggy adj. akılsız
buggy adj. böcekli
buggy adj. böcek dolu
buggy adj. (göz) pörtlek
buggy adj. böcekli
Colloquial
buggy n. araba
buggy n. otomobil
Idioms
buggy n. deli
buggy adj. kaçık
Technical
buggy n. beton arabası
buggy n. yük taşıma arabası
Computer
buggy adj. yazılım hatasıyla dolu
Automotive
buggy n. bagi
Slang
buggy n. personel vagonu
buggy n. gözlem aracı
buggy adj. bir tahtası eksik
buggy adj. üşütük

Meanings of "buggy" with other terms in English Turkish Dictionary : 91 result(s)

English Turkish
General
beach buggy n. plaj arabası
baby buggy n. çocuk arabası
marsh buggy n. bataklık böceği
baby buggy n. bebek arabası
beach-buggy n. plaj arabası
dune-buggy n. plaj arabası
buggy eyes n. pörtlek göz
dune buggy n. kumsal arabası
beach buggy n. kumsal arabası
buggy whip n. faytoncu kırbacı
buggy [dialect] n. alışveriş arabası
buggy [dialect] n. araba
buggy [dialect] n. külüstür araba
buggy pole n. fayton direği
concord buggy n. iki kişilik bir tür fayton
horse-and-buggy adj. eski moda
horse-and-buggy adj. otomobilin icadı öncesinde kalan son birkaç jenerasyona ait
horse-and-buggy adj. otomobilin icadı öncesinde kalan son birkaç jenerasyon ile ilgili
horse-and-buggy adj. eskimiş
horse-and-buggy adj. demode
Colloquial
thanks for the buggy ride [old-fashioned] n. eğlenceliydi/keyifliydi, teşekkürler
thanks for the buggy ride [old-fashioned] n. bir ilişkiyi bitirirken söylenen bir söz ("buggy ride" cinsel ilişki yerine kullanılan örtmece bir söz)
thanks for the buggy ride [us] n. yardım/yardımın için teşekkürler
punch buggy n. bir volkswagen beetle marka araba görüldüğünde herkesin diğerlerine ilk yumruk vuran kişi olmaya çalışıp "punch buggy" dediği oyun
punch buggy n. volkswagen beetle marka araba sayma oyunu
Idioms
horse and buggy n. at arabası
buggy whip n. eski moda
buggy whip n. modası geçmiş
drive (someone) buggy v. rahatsız etmek
drive (someone) buggy v. sinirlerini bozmak
drive (someone) buggy v. sinirlerini zıplatmak
drive (someone) buggy v. sinirlerini oynatmak
drive (someone) buggy v. sinirlerini altüst etmek
drive (someone) buggy v. sinirine dokunmak
drive (someone) buggy v. sinirlendirmek
drive (someone) buggy v. gıcık/kıl/uyuz etmek
drive (someone) buggy v. damarına basmak
drive (someone) buggy v. asabını bozmak
drive (someone) buggy v. canını sıkmak
drive (someone) buggy v. başını ağrıtmak
drive (someone) buggy v. delirtmek
drive (someone) buggy v. çıldırtmak
drive (someone) buggy v. çılgına/deliye çevirmek
drive (someone) buggy v. aklını oynatmak
drive (someone) buggy v. deli etmek
go buggy v. balatayı sıyırmak
go buggy v. balatayı yakmak
go the way of the horse and buggy v. demode olmak
go out with the buggy whip v. modası geçmek
go out with the horse and buggy v. modası geçmek
go the way of the horse and buggy v. kullanımdan kalkmak
go the way of the horse and buggy v. miadı dolmak
go buggy v. şalteri atmak
go buggy v. tepesi atmak
go the way of the horse and buggy v. tarihe karışmak
go the way of the horse and buggy v. yitip gitmek
drive (someone) buggy v. sinir etmek
drive (someone) buggy v. dengesini bozmak
drive (someone) buggy v. kafayı yedirtmek
drive (someone) buggy v. çileden çıkartmak
drive (someone) buggy v. kafasının tasını attırmak
drive (someone) buggy v. sigortalarını attırmak
drive (someone) buggy v. kafasını bozmak
drive (someone) buggy v. canına yetmek
drive (someone) buggy v. illallah ettirmek
buggy whip expr. demode
Trade/Economic
shopping buggy n. alışveriş arabası
shopping buggy n. market arabası
shopping buggy n. pazar arabası
Technical
rail buggy n. ray vagoneti
ingot buggy n. tomruk vagonu
buggy wrench n. fayton tekerleği anahtarı
Automotive
family buggy n. aile otomobili
dune buggy n. kum bagisi
dune buggy n. kumda gitmek üzere ayarlanmış karayolu dışı taşıt
marsh buggy n. geniş dişli tekerlekleri veya takozlu tekerlek lastikleri bulunan, bataklık arazilerde kullanılan motorlu bir taşıt
swamp buggy n. geniş dişli tekerlekleri veya takozlu tekerlek lastikleri bulunan, bataklık arazilerde kullanılan motorlu bir taşıt
swamp buggy n. amfibi traktör
Traffic
buggy bus n. engelli otobüsü
Marine
sand buggy n. kum taşıma arabası
swamp buggy n. uçak pervanesi ile çalışan düz tabanlı bir tür tekne
Agriculture
buggy cultivator n. sürücü koltuklu saban
buggy plow n. sürücü koltuklu saban
Military
buggy-tyne cover n. katlanır üst örtü
Slang
struggle buggy [dated] [us] n. içinde seks yapılan araba
struggle buggy [old-fashioned] [us] n. külüstür
struggle buggy [old-fashioned] [us] n. hurda
struggle buggy [old-fashioned] [us] n. taka
struggle buggy [old-fashioned] [us] n. hurda yığını
struggle buggy [old-fashioned] [us] n. tamirciden çıkmayan araba
struggle buggy n. arabanın arka koltuğu