caul-

Meanings of "caul-" in Turkish English Dictionary : 1 result(s)

	Category	English	Turkish
General

1	General	caul n.	file başlık
2	General	caul fat n.	kuzu gömleği
3	General	caul [obsolete] n.	sarmak ya da dolamak için kullanılan ağ
4	General	caul [obsolete] n.	peruğun başa oturan ağ benzeri taban bölümü
5	General	caul [dialect] n.	özellikle cornwall'da balık taşımak için kullanılan kulplu tahta sepet
Idioms

6	Idioms	born with a caul on (one's) head adj.	şanslı
7	Idioms	born with a caul on (one's) head adj.	bahtı açık
8	Idioms	born with a caul on (one's) head adj.	doğuştan şanslı
9	Idioms	born with a caul on (one's) head adj.	uğurlu
10	Idioms	born with a caul on (one's) head adj.	talihli
11	Idioms	born with a caul on (one's) head adj.	kadir gecesi doğmuş
Technical

12	Technical	caul n.	kontrplak yapımında ve kaplama yüzeyini şekillendirmede basıncı eşitlemek için kullanılan ısıtılmış metal levha
13	Technical	caul plate n.	baskı plakası
Textile

14	Textile	caul n.	kadın şapkalarının arkasındaki ağ
Anatomy

15	Anatomy	caul n.	doğum esnasında bebeğin başını kaplayan amniyotik kesenin bir bölümü
16	Anatomy	caul n.	mide ve kalın bağırsağın bir kısmını saran alt karın zarı
Archaic

17	Archaic	caul n.	kafaya sıkı oturan ağ benzeri kadın şapkası