Turkish | English | |
---|---|---|
Idioms | ||
Idioms | cephede | up front adv. |
Military | ||
Military | cephede | afield adv. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | yaraya cephede yapılan sargı | field dressing n. |
General | burçlu cephede komşu iki burcu birbirine bağlayan parçası | curtain n. |
Architecture | ||
Architecture | ön cephede birden fazla kata uzanan (sütun ve duvar ayakları) | colossal adj. |
Architecture | ön cephede birden fazla kata uzanan (sütun ve duvar ayakları) | giant adj. |
Military | ||
Military | amerikan askerleri tarafından cephede kullanılan konserve yiyecek | c ration n. |
Military | cephede geçici cephanelik | ammunition dump n. |
Military | cephede uygulanan geçici bandaj | field dressing n. |
Military | cephede uygulanan geçici bandaj | battle dressing n. |
Military | (i. dünya savaşında) ön cephede savaşan fransız piyadesi | poilu n. |
Military | cephede görev verilen yere gitmek | fall in v. |