depleted - Turkish English Dictionary
History

depleted

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "depleted" in Turkish English Dictionary : 11 result(s)

English Turkish
General
depleted adj. tükenen
depleted adj. bitmiş
depleted adj. yorgun
depleted adj. bitik
depleted adj. bitkin
depleted adj. aşırı yorgun
Trade/Economic
depleted adj. tükenmiş
Technical
depleted adj. tükenik
depleted yoksullaşmış
Chemistry
depleted adj. (bölünebilir izotopu geriye kalan uranyum 238 izotopundan oluşan) uranyum ile alakalı veya ait
Marine Biology
depleted adj. tükenmiş

Meanings of "depleted" with other terms in English Turkish Dictionary : 16 result(s)

English Turkish
General
drilling depleted sands n. düşük basınçlı kum taşların sondajı
be depleted v. tüketilmek
Trade/Economic
depleted cost n. bir varlıktan ifta payları düşünüldükten sonra kalan kısmı üzerinden itfa yapılmış değer
depleted cost n. muhasebe değeri
depleted cost n. tükenme sonrası maliyet
Technical
depleted material n. fakirleşmiş malzeme
depleted matrix n. tükenik anayapı
depleted zone n. tükenik bölgecik
depleted area n. tükenik alan
depleted region yoksullaşmış bölge
Medical
depleted coagulation factors n. azalmış koagulasyon faktörleri
oxygen-depleted blood n. oksijen olmayan kan
volume depleted n. su kaybına uğramış
volume depleted adj. su kaybına uğrayan
Environment
depleted uranium n. seyreltilmiş uranyum
depleted fuel n. tükenmiş yakıt