doğuda - Turkish English Dictionary

doğuda

Meanings of "doğuda" in English Turkish Dictionary : 4 result(s)

Turkish English
General
doğuda eastwards adv.
We know the means used to turn Moldova eastwards and to create problems with Romania.
Moldova'yı doğuya çevirmek ve Romanya ile sorun yaratmak için kullanılan araçları biliyoruz.

More Sentences
doğuda easterly adv.
doğuda eastward adv.
doğuda eastabout adv.

Meanings of "doğuda" with other terms in English Turkish Dictionary : 19 result(s)

Turkish English
General
doğuda zengin olup ülkesine dönmüş avrupalı nabob n.
doğuda yaşayan kimse easterling n.
doğuda olan easternmost adj.
doğuda bulunan easterly adj.
doğuda yaşayan biri ile ilgili easterling adj.
doğu kerte güney doğuda olan east-southeast adj.
üç mil doğuda three miles due east adv.
Speaking
ben birkaç günlüğüne uzak doğuda olacağım I shall be in the far east for a few days expr.
Technical
en doğuda olan eastmost adj.
Botanic
batıda arizona, doğuda kansas ve güneyde meksika arasındaki bölgede yetişen sarı ve turuncu çiçekli odunsu kökleri olan çok yıllık bir bitki rocky mountains zinnia (zinnia grandiflora) n.
batıda arizona, doğuda kansas ve güneyde meksika arasındaki bölgede yetişen sarı ve turuncu çiçekli odunsu kökleri olan çok yıllık bir bitki little golden zinnia n.
batıda arizona, doğuda kansas ve güneyde meksika arasındaki bölgede yetişen sarı ve turuncu çiçekli odunsu kökleri olan çok yıllık bir bitki plains zinnia n.
doğuda boya için kullanılan bir tırmanıcı bitki rubia cordifolia n.
doğuda boya için kullanılan bir tırmanıcı bitki indian madder n.
doğuda boya için kullanılan bir tırmanıcı bitki munjeet n.
Geography
pusulada kuzeydoğudan bir derece daha doğuda olan yön nebe (northeast by east) n.
doğuda yer alan memleketlere verilen ad eastland n.
newfoundland adası, labrador anakarasını ve yakındaki adaları içeren, kanada'nın doğuda yer alan eyaleti newfoundland and labrador n.
Geology
doğuda olan eastern adj.