History

fall on (someone)

Meanings of "fall on (someone)" in Turkish English Dictionary : 8 result(s)

	Category	English	Turkish
Phrasals
1	Phrasals	fall on (someone) v.	(birinin) üstüne düşmek
2	Phrasals	fall on (someone) v.	(birinin) üstüne kalmak
3	Phrasals	fall on (someone) v.	(birinin) görevi/sorumluluğu olmak
4	Phrasals	fall on (someone) v.	(birinin) sorumluluğuna kalmak
5	Phrasals	fall on (someone) v.	birinin üstüne kalan bir sorumluluk olmak
6	Phrasals	fall on (someone) v.	birinin üstüne düşen bir görev olmak
7	Phrasals	fall on (someone) v.	birinin vazifesi olmak
8	Phrasals	fall on (someone) v.	birinin üstüne vazife olmak

Meanings of "fall on (someone)" with other terms in English Turkish Dictionary : 72 result(s)

	Category	English	Turkish
Phrasals
1	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne göçmek
2	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne çökmek
3	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne yıkılmak
4	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) saldırmak
5	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne çullanmak
6	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) vurmak
7	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne hücum etmek
8	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey/dönem) geçirmek
9	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeyden/dönemden) geçmek
10	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey/dönem) yaşamak
11	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey/dönem) görmek
12	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeye/döneme) girmek
13	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeye/döneme) düşmek
14	Phrasals	fall on (someone or something) v.	başından (bir şey) geçmek
15	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey) tecrübe etmek
16	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey) deneyimlemek
17	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeyle) karşılaşmak
18	Phrasals	fall on (someone or something) v.	başına (bir şey) gelmek
19	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin) üstüne kalmak
20	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin) sorumluluğuna kalmak
21	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin) üstüne düşmek (iş)
22	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin) sorumluluğu/görevi olmak
23	Phrasals	fall on (someone or something) v.	ummadığı bir anda (bir şeyin) farkına varmak
24	Phrasals	fall on (someone or something) v.	ummadığı bir anda (bir şeyi) bulmak
25	Phrasals	fall on (someone or something) v.	birden aklına gelmek
26	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne düşmek
27	Phrasals	fall on someone v.	birinin üstüne düşmek (bir görev)
28	Phrasals	fall on someone v.	birinin işi olmak
29	Phrasals	fall on someone v.	birinin üstüne kalmak
30	Phrasals	fall down on someone or something v.	birinin/bir şeyin üstüne düşmek
31	Phrasals	fall back on someone or something v.	(geriye doğru) birinin/bir şeyin üstüne düşmek
32	Phrasals	fall back on someone or something v.	yedek olarak ayrılan birini/bir şeyi kullanmaya başlamak
33	Phrasals	fall back on someone or something v.	rezervleri kullanmaya başlamak
34	Phrasals	fall back on someone or something v.	yedekte tutulan birini/bir şeyi kullanmaya başlamak
35	Phrasals	fall back on someone or something v.	ihtiyat olarak saklanan birini/bir şeyi kullanmaya başlamak
36	Phrasals	fall back on someone or something v.	birikimden harcamak/yemeye başlamak
37	Phrasals	fall back on (someone or something) v.	(yedekte tutulan birine/bir şeye) güvenmek
38	Phrasals	fall back on (someone or something) v.	(ihtiyat olarak saklanan birine/bir şeye) güvenmek
39	Phrasals	fall back on (someone or something) v.	(yedekte tutulan birine/bir şeye) bel bağlamak
40	Phrasals	fall in on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üzerine çökmek
41	Phrasals	fall in on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üzerine göçmek
42	Phrasals	fall on someone v.	birine düşmek
43	Phrasals	fall on someone v.	birinin üstüne düşmek/kalmak
44	Phrasals	fall on someone v.	birine kalmak
45	Phrasals	fall on someone v.	birinin görevi/sorumluluğu olmak
46	Phrasals	fall on someone v.	birinin sorumluluğuna kalmak
47	Phrasals	fall on someone v.	birinin vazifesi olmak
48	Phrasals	fall on someone v.	birinin üstüne vazife olmak
49	Phrasals	fall on someone v.	birinin üstüne kalan bir sorumluluk olmak
50	Phrasals	fall on someone v.	birinin üstüne düşen bir görev olmak
51	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne düşmek
52	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) düşmek
53	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) saldırmak
54	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) hücum etmek
55	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) vurmak
56	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne çullanmak
57	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne hücum etmek
58	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey) yaşamak
59	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey) geçirmek
60	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir duruma/döneme) girmek/düşmek
61	Phrasals	fall on (someone or something) v.	aniden (bir şeyin) farkına varmak
62	Phrasals	fall on (someone or something) v.	umulmadık şekilde (bir şey) bulmak
63	Phrasals	fall on (someone or something) v.	bir anda aklına (bir şey) gelmek
64	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(belirli bir zamanda/tarihte) olmak
65	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(belirli bir zamana/tarihe) denk gelmek
66	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(tarihi/zamanı belirli bir güne) rastlamak
67	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeyle) karşılanmak
68	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(ilgisizlikle, ters) karşılanmak
69	Phrasals	fall on (someone or something) v.	dikkate alınmamak
70	Phrasals	fall on (someone or something) v.	kulak ardı edilmek
Idioms
71	Idioms	fall in on someone v.	(bir şeyin veya birinin) üzerine çökmek
72	Idioms	fall down on someone v.	üzerine düşmek