flirt - Turkish English Dictionary

flirt

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "flirt" in Turkish English Dictionary : 20 result(s)

English Turkish
Common Usage
flirt v. flört etmek
This woman looks more open and ready to flirt.
Bu kadın daha açık ve flört etmeye hazır görünüyor.

More Sentences
flirt n. flört
flirt v. cilvelenmek
General
flirt n. çapkın
James is a dreadful flirt.
James çapkınlıkta berbat biridir.

More Sentences
flirt v. flört etmek
They are mysteriously smiling, flirting and flirting.
Gizemli bir şekilde gülümsüyorlar, flört ediyorlar ve flört ediyorlar.

More Sentences
flirt v. kur yapmak
She flirted with him for two weeks.
İki hafta boyunca ona kur yaptı.

More Sentences
flirt n. kur
flirt n. kadınlara aşık rolü yapmayı seven erkek
flirt n. erkeklere cilve yapmayı seven kadın
flirt v. sallamak
flirt v. korte etmek
flirt v. fıkırdamak
flirt v. sallanmak
flirt v. fırlatmak
flirt v. fırlamak
flirt v. fırlanmak
flirt v. çıkmak
flirt v. cilve yapmak (kadın erkeğe)
flirt v. aşıktaşlık etmek
flirt v. cilvelenmek

Meanings of "flirt" with other terms in English Turkish Dictionary : 32 result(s)

English Turkish
General
flirt with v. kırıştırmak
The waitress flirted with Tom thinking that he'd leave her a larger tip.
Garson kız onun ona daha fazla bahşiş bırakacağını düşünerek Tom'la kırıştırıyordu.

More Sentences
flirt with everyone v. herkesle flört etmek
Layla flirted with everyone on the ward.
Leyla semtteki herkesle flört etti.

More Sentences
flirt with v. flört etmek
The main idea of free online chat rooms is communication, flirting with new people and searching for love.
Ücretsiz çevrimiçi sohbet odalarının ana fikri iletişim kurmak, yeni insanlarla flört etmek ve aşkı aramaktır.

More Sentences
jill-flirt n. hafif kadın
jill-flirt n. serkeş kadın
jill-flirt n. hoppa kadın
jill-flirt n. serkeş kız
jill-flirt n. ahlaksız kız
gill-flirt n. hafif kadın
gill-flirt n. serkeş kadın
gill-flirt n. hoppa kadın
gill-flirt n. serkeş kız
gill-flirt n. ahlaksız kız
flirt with somebody v. korte etmek
flirt with each other v. cilveleşmek
flirt with v. aşık gibi davranmak
flirt with everyone v. herkese mavi boncuk dağıtmak
Phrasals
flirt with v. üzerine düşünmek
flirt with (someone) v. (biriyle) flört etmek
flirt with (someone) v. (biriyle) kırıştırmak
flirt with (someone) v. (biriyle) romanti kveya cinsel bir etkileşime girmek
flirt with (something) v. (bir şeyi) öylesine düşünmek
flirt with (something) v. (bir şeyi) pek ciddi olmadan düşünmek
flirt with (something) v. (bir şeyi) zaman zaman düşünmek
flirt with (something) v. (bir şeyi) kısa bir süreliğine düşünmek
flirt with (something) v. (bir şeyle, sonuçla) burun buruna gelmek
flirt with (something) v. (bir şeye, sonuca) çok yaklaşmak
Idioms
flirt with the idea of doing something v. bir şeyi yapma fikrine kendini kaptırmak
flirt with the idea of doing something v. (bir şeyi yapmayı vb) düşünmek
flirt with disaster v. ateşle oynamak
flirt with the idea of doing v. yapma fikrine kendini kaptırmak
flirt with the idea of doing v. yapmayı düşünmek