English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | harmonize v. | ahenkli olmak | ||
General | harmonize v. | uymak | ||
General | harmonize v. | bağdaştırmak | ||
General | harmonize v. | düzen vermek | ||
General | harmonize v. | ahenkleştirmek | ||
General | harmonize v. | imtizaç etmek | ||
General | harmonize v. | uyum sağlamak | ||
General | harmonize v. | harmonisini yapmak | ||
General | harmonize v. | uyuşmak | ||
General | harmonize v. | armonisini yapmak | ||
General | harmonize v. | uyumlu olmak | ||
General | harmonize v. | uydurmak | ||
General | harmonize v. | uyumlaştırmak | ||
General | harmonize v. | uyum içinde olmak | ||
General | harmonize v. | münasip olmak | ||
General | harmonize v. | uyum içinde yaşamak | ||
General | harmonize v. | uyumlu davranmak | ||
General | harmonize v. | mutabakata varmak | ||
Literature | ||||
Literature | harmonize v. | paralel hikayeleri harmanlamak | ||
Music | ||||
Music | harmonize v. | armonilemek | ||
Music | harmonize v. | armonize etmek | ||
Music | harmonize v. | ahenkle söylemek | ||
Music | harmonize v. | ahenkle çalmak |
English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | harmonize with someone or something v. | birine/bir şeye uyum sağlamak |
Phrasals | harmonize with someone or something v. | biriyle/bir şeyle ahenkli olmak |
Phrasals | harmonize with someone or something v. | biriyle/bir şeyle ahenk sağlamak |
Phrasals | harmonize with v. | ile uyum sağlamak |
Phrasals | harmonize with v. | ile ahenkli olmak |
Phrasals | harmonize with v. | ile ahenk sağlamak |