iç etmek - Turkish English Dictionary
History

iç etmek



Meanings of "iç etmek" in English Turkish Dictionary : 9 result(s)

Turkish English
General
iç etmek pocket v.
iç etmek appropriate v.
iç etmek bag v.
iç etmek pinch v.
iç etmek nick v.
iç etmek co-opt v.
Phrasals
iç etmek screw out of v.
Idioms
iç etmek screw (one) out of (something) v.
iç etmek screw someone out of v.

Meanings of "iç etmek" with other terms in English Turkish Dictionary : 19 result(s)

Turkish English
General
iç yağı elde etmek için hayvanları semirtmek tallow v.
başka ulusun iç işlerine zorla müdahale etmek intervene v.
Phrasals
hileyle/kandırarak bir şeyi iç etmek/götürmek defraud someone out of something v.
hileyle/kandırarak iç etmek/götürmek defraud out of v.
(birinin/bir şeyin) iç yüzünü/gerçekte ne olduğunu fark etmek recognize (someone or something) for what (someone or something) is v.
birinin bir şeyini iç etmek screw someone out of something v.
Idioms
bir şeyin iç yüzünü/gerçekte ne olduğunu fark etmek recognize one for what one is v.
bir şeyin iç yüzünü/gerçekte ne olduğunu fark etmek recognize something for what it is v.
iç yüzünü belli etmek show somebody's/something's true colors v.
sıkıcı/iç bayıcı bir yeri terk etmek get out of this popsicle stand v.
(birini/bir şeyi) korkunç, iç karartıcı bir şekilde tasvir etmek/betimlemek paint a terrible, depressing, picture (of somebody/something) v.
iç yüzünü/gerçekte ne olduğunu fark etmek recognize for what it is v.
Medical
iç organları muayene etmek için kullanılan tıbbi bir alet somascope n.
Gastronomy
(etin dış kısmını) iç kısmındaki suyu muhafaza etmek için şiddetli ısıya maruz bırakmak seal v.
History
abd'de iç savaş sırasında siyahi insanları ve kölelik karşıtlarını kontrol etmek ve bastırmak için kanun dışı araçlar kullanan bir örgüt vigilance committee [us] n.
abd'de iç savaş sırasında siyahi insanları ve kölelik karşıtlarını kontrol etmek ve bastırmak için kanun dışı araçlar kullanan bir örgütün üyesi vigilance man n.
abd'de iç savaş sırasında siyahları ve kölelik karşıtlarını kontrol etmek ve bastırmak için kanun dışı araçlar kullanan bir örgütün üyesi vigilante n.
Slang
sıkıcı/iç bayıcı (bir yeri) terk etmek bust out of this popsicle stand v.
sıkıcı/iç bayıcı bir yeri terk etmek get out of this taco stand v.