Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | iş veren | hirer n. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | iş veren | taskmaster n. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | iş anlamı veren ön ek | ergo- pref. |
Idioms | ||
Idioms | iş işten geçtikten sonra öğüt veren kimse | a monday morning quarterback n. |
Idioms | katı/acımasız iş veren | simon legree n. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | bir işçinin yetki alanı dışında bir iş yapmasına izin veren, yerel sendika tarafından verilen kart | traveling card n. |
Law | ||
Law | iş veren tarafından çalıştırıldığı sürece kiralanmış | tied adj. |
Industry | ||
Industry | iş veren bir kuruluşa yapılan işgücü katkısı | human resources n. |
Social Sciences | ||
Social Sciences | iş yoğunluğu teknoloji temelli olan veya teknolojiye önem veren toplum | technopolis n. |
Slang | ||
Slang | şirketin el değiştirmesi sonrası işten çıkarılan çalışanlara kıdem tazminatı garantisi veren iş sözleşmesi | tin parachute n. |