Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
işleyen kimse
işleyen kimse
History
Sentences
Meanings of
"işleyen kimse"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
Computer
1
Computer
işleyen kimse
renderer
n.
Meanings of
"işleyen kimse"
with other terms in English Turkish Dictionary : 37 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
suç işleyen kimse
wrongdoer
n.
2
General
suç işleyen kimse
perpetrator
n.
3
General
yeniden işleyen kimse
reforger
n.
4
General
yeniden günah işleyen kimse
relapser
n.
5
General
mermer gibi taşları işleyen kimse
marbler
n.
6
General
ısrarla suç işleyen kimse
hard case
n.
7
General
ısrarla suç işleyen kimse
hardcase
n.
8
General
kurtuluş için sevap işleyen kimse
meritmonger [obsolete]
n.
9
General
kesici aletle cinayet işleyen kimse
ripper
n.
10
General
bina veya anıtsal kayalar üzerine yazı veya desen işleyen kimse
decorator
n.
11
General
günah işleyen kimse
offender
n.
12
General
suç işleyen kimse
committer
n.
13
General
suç işleyen kimse
faulter
n.
14
General
hayvan postlarını işleyen kimse
fellmonger
n.
15
General
kurşun işleyen kimse
plumber
n.
16
General
günah işleyen kimse
strayer
n.
17
General
pervasız (suç işleyen kimse)
flagrant
adj.
Colloquial
18
Colloquial
sahtecilik suçu işleyen kimse
scamster
n.
Idioms
19
Idioms
suç işleyen kimse
bad guy
n.
Law
20
Law
amme suçu işleyen kimse
nuisancer [obsolete]
n.
21
Law
başkasına ait bir dava hakkını satın alma suçunu işleyen kimse
champertor
n.
22
Law
haksız fiil işleyen kimse
tortfeasor
n.
23
Law
ilk defa suç işleyen kimse
first offender
n.
24
Law
kabahat işleyen kimse
misdemeanant
n.
25
Law
devlet başkanı gibi baba konumundaki birini öldürme suçunu işleyen kimse
parricide
n.
26
Law
ülkesine ihanet suçunu işleyen kimse
parricide
n.
Industry
27
Industry
kaba alma makinesine ayakkabıyı işleyen kimse
scourer
n.
Technical
28
Technical
(kereste, yağ veya bira gibi) malzemeleri kimyasallarla işleyen kimse
treater
n.
29
Technical
madeni kalıpla işleyen kimse
swager
n.
30
Technical
ıskartaya çıkan malları işleyen kimse
stocker
n.
Informatics
31
Informatics
veri işleyen kimse
data processor
n.
Textile
32
Textile
dantel işleyen kimse
lacemaker
n.
33
Textile
dantel işleyen kimse
lace-maker
n.
History
34
History
tımar işleyen kimse
liege subject
n.
35
History
hakkı olmayan yere yeniden tecavüz suçu işleyen kimse
post-disseizor
n.
Religious
36
Religious
hayır işleyen başlıca derneklerden herhangi birine üye olan kimse
red man
n.
Slang
37
Slang
dijital bir görüntünün çözünürlüğünü, netliğini ve kalitesini en ince ayrıntısına kadar işleyen kimse
pixel peeper
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of işleyen kimse
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy