iyi gelen - Turkish English Dictionary
History

iyi gelen



Meanings of "iyi gelen" in English Turkish Dictionary : 3 result(s)

Turkish English
General
iyi gelen recuperative adj.
iyi gelen recuperatory adj.
iyi gelen do-good adj.

Meanings of "iyi gelen" with other terms in English Turkish Dictionary : 40 result(s)

Turkish English
General
insanların başına gelen iyi şeyler the good n.
iyi aileden gelen erkek rye n.
sağlığa iyi gelen recuperative adj.
her derde iyi gelen panacean adj.
Phrases
elinden gelen en iyi şekliyle to the best of one's ability expr.
elinden gelen en iyi şekliyle to the best of ability expr.
Proverb
işbaşına yeni gelen kimse iyi iş görür a new broom sweeps clean
Idioms
(birine) en iyi gelen şey/faaliyet drug of choice n.
iyi olmakla kötü olmak arasında gidip gelen insan a jekyll and hyde n.
iyi olmakla kötü olmak arasında gidip gelen insan jekyll and hyde n.
en mutlu eden/iyi gelen şey the best medicine n.
bir şeyi elinden gelen en iyi şekilde yapmak do something for all you are worth v.
ruha iyi gelen good for the soul adj.
Speaking
bu başıma gelen en iyi şeydi this was the best thing that ever happened to me expr.
(birisiyle vedalaşırken) kendine iyi bak/kendini fazla yorma anlamına gelen bir söz don't work too hard expr.
Medical
iyi koşullarda muhafaza edilmemiş deniz mahsüllerinden meydana gelen besin zehirlenmesi scombroid n.
her şeye iyi gelen ilaç diacatholicon n.
beyin kanamasına karşı iyi gelen antapoplectic adj.
epilepsiye iyi gelen antepileptic adj.
hastalık kuruntusuna iyi gelen anthypochondriac adj.
hastalık kuruntusuna iyi gelen antihypochondriac adj.
beyin kanamasına iyi gelen antiapoplectic adj.
iltihaptan kaynaklı ateşe iyi gelen anticausodic adj.
iltihaptan kaynaklı ateşe iyi gelen anticausotic adj.
dizanteriye iyi gelen antidysenteric adj.
cüzzama iyi gelen antileprosy adj.
vebaya iyi gelen antiplague adj.
gut hastalığına iyi gelen antipodagric adj.
Pathology
boyun altı bezinde meydana gelen, genellikle iyi huylu tümör thymoma n.
Pharmaceutics
kabus görmeye iyi gelen ilaç antiephialtic n.
kabus görmeye iyi gelen ilaç antephialtic n.
akneye iyi gelen antiacne adj.
vebaya iyi gelen antibubonic adj.
kabus görmeye iyi gelen antiephialtic adj.
kabus görmeye iyi gelen antephialtic adj.
epilepsiye iyi gelen antiepilepsy adj.
taşıt tutmasına iyi gelen anti-motion-sickness adj.
böbrek hastalığına iyi gelen antinephritic adj.
Botanic
karadermeden elde edilen, öksürük ve soğuk algınlığına iyi gelen kokulu nane marvel n.
Education
iyi anlamına gelen bir derece g n.