Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | kullanılamayan | nonutilizable adj. |
General | kullanılamayan | non-utilisable adj. |
General | kullanılamayan | non-utilizable adj. |
General | kullanılamayan | nonutilisable adj. |
Informatics | ||
Informatics | kullanılamayan | unavailable adj. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | artık kullanılamayan | outworn adj. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | sahibi tarafından belirli bir tarihten önce kullanılamayan hisse senedine ait veya ilgili | noncallable adj. |
Trade/Economic | kullanılamayan (varlıklar) | nondisposable adj. |
Trade/Economic | ödemede kullanılamayan | uncurrent adj. |
Technical | ||
Technical | banyolarda kullanılamayan yüzeylerin elektrokaplamasnda kullanılan bir alet | doctor n. |
Computer | ||
Computer | kullanılamayan seçenek | unavailable choice n. |
Informatics | ||
Informatics | kullanılamayan süre | unavailable time n. |
Linguistics | ||
Linguistics | kendi metadili olarak kullanılamayan dil | stratified language n. |
Religious | ||
Religious | (yiyecek, araç) dini amaçlı kullanılamayan | impure adj. |
Environment | ||
Environment | toprakta bulunan, ancak bitkiler tarafından emilip kullanılamayan su | echard n. |
Printery | ||
Printery | alan yetersizliğinden dolayı basım için kullanılamayan baskı | overmatter n. |