orta yüksek - Turkish English Dictionary
History

orta yüksek



Meanings of "orta yüksek" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Computer
orta yüksek medium high n.

Meanings of "orta yüksek" with other terms in English Turkish Dictionary : 38 result(s)

Turkish English
General
orta derecede yüksek (ses) mezzo forte n.
orta yüksek almanca mhg (middle high german) abrev.
Colloquial
çoğunlukla orta yaşlı annelerin giydiği yüksek bel, rahat kesim kot pantolon mom jeans n.
Trade/Economic
orta vadelerde yüksek verim eğrisi bell shape curve n.
Technical
orta ve yüksek teknoloji medium and high tech (mht) n.
orta ve yüksek genleşmeli köpük sistemleri medium and high expansion foam systems n.
orta ve yüksek genleşmeli köpük üretimi generation of medium and high expansion foam n.
yüksek ve orta ısıl dirençli ürünler products of high and medium thermal resistance n.
yüksek ve orta ısıl dirençli kalın mamuller thick products of high and medium thermal resistance n.
Electric
hasta tedavisinde kullanılan, orta gerilimli ve yüksek frekanslı osilasyon akımı tesla current n.
Architecture
özellikle tam orta kısmı çok yüksek olan tavan cathedral ceiling n.
Marine
yüksek ve alçak su seviyelerinin orta noktası mean tide level n.
yüksek ve alçak su seviyelerinin orta noktası half-tide level n.
Medical
düşük/orta/yüksek olasılıklı hastalar low/intermediate/high risk patients n.
Dentistry
yüksek ve orta hacimli emme sistemi high-and medium-volume suction system n.
Gastronomy
fransız üzümünden üretilen orta veya yüksek keskinlikte bir kırmızı şarap malbec n.
Biology
orta veya yüksek dozlarda tehlikeli olabilen maddelerin düşük dozda faydalı etkiler yarattığı doz-yanıt ilişkisi hormesis n.
Zoology
güney ve orta amerika'da bulunan, yüksek sesle uluyabilen bir maymun cinsi alouatte n.
orta avrupa'nın yüksek dağlarında yaşayan çeşitli açık grimsi tarla farelerine verilen ad snow mouse n.
Botanic
abd'nin orta kesimlerinde ve doğusunda yetişen büyük çiçekli ve yenilebilir tohumlara sahip çok yüksek ve çok yıllık bir bitki tall sunflower n.
abd'nin orta kesimlerinde ve doğusunda yetişen büyük çiçekli ve yenilebilir tohumlara sahip çok yüksek ve çok yıllık bir bitki giant sunflower n.
abd'nin orta kesimlerinde ve doğusunda yetişen büyük çiçekli ve yenilebilir tohumlara sahip çok yüksek ve çok yıllık bir bitki helianthus giganteus n.
abd'nin orta kesimlerinde ve doğusunda yetişen büyük çiçekli ve yenilebilir tohumlara sahip çok yüksek ve çok yıllık bir bitki indian potato n.
Education
alman orta öğretim sistemindeki en yüksek lise diploması abitur n.
orta çağ üniversitelerinde yüksek lisans adaylarının öğrenme ve öğretme becerilerini sergilediği halka açık ders inception n.
History
orta çağ'da dul kadınlar ve rahibelerin taktığı yüksek ve pileli bir yaka barbe n.
Geography
kuzey-orta vermont'ta yer alan green sıradağı'nın en yüksek zirvesi mansfield mount n.
orta alaska'daki alaska sıradağları'nın denali ulusal parkı ve koruma bölgesi'nde yer alan ve kuzey amerika'nın en yüksek zirvesi olma özelliğini taşıyan dağ mckinley n.
orta alaska'daki alaska sıradağları'nın denali ulusal parkı ve koruma bölgesi'nde yer alan ve kuzey amerika'nın en yüksek zirvesi olma özelliğini taşıyan dağ mckinley mount n.
orta alaska'daki alaska sıradağları'nın denali ulusal parkı ve koruma bölgesi'nde yer alan ve kuzey amerika'nın en yüksek zirvesi olma özelliğini taşıyan dağ denali n.
apennine dağları'nın orta italya'da yer alan en yüksek zirvesi monte corno n.
rocky dağları'nın orta kolorado'da yer alan en yüksek zirvesi mount elbert n.
japonya'nın honshu adası'nın güney-orta kesiminde yer alan ve ülkenin en yüksek zirvesi olan yanardağ mount fuji n.
japonya'nın honshu adası'nın güney-orta kesiminde yer alan ve ülkenin en yüksek zirvesi olan yanardağ fujiyama n.
cascade sıradağları'nın orta washington'da yer alan ve en yüksek olan zirvesi mount ranier n.
cascade sıradağları'nın orta washington'da yer alan ve en yüksek olan zirvesi mount tacoma n.
Music
orta derecede yüksek sesli mezzo forte adj.
orta derecede yüksek sesle mezzo forte adv.