Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
Spanish - English
History
out-of-time
Meanings of
"out-of-time"
with other terms in English Turkish Dictionary : 76 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
run out of time
v.
birinin vakti kalmamak
2
General
out of time
adj.
temposuz
3
General
out of time
adj.
tempoya aykırı
Idioms
4
Idioms
run out of time
v.
zamanı tükenmek
5
Idioms
run out of time
v.
zamanı bitmek
6
Idioms
run out of time
v.
zamanı kalmamak
7
Idioms
dance out of time
v.
ayak uyduramamak
8
Idioms
dance out of time
v.
dansa ayak uyduramamak
9
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) zamanlamayı tutturamamak
10
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) senkronu tutturamamak
11
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
ritme uyum sağlayamamak
12
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
tempoya uyum sağlayamamak
13
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
(birine/bir şeye) uyum sağlayamamak
14
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
tempoyu/ritmi tutturamamak
15
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
temponun/ritmin dışına çıkmak
16
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) senkronu kaybetmek
17
Idioms
get out of time (with someone or something)
v.
ritme/tempoya ayak uyduramamak
18
Idioms
get out of time
v.
ayak uyduramamak
19
Idioms
get out of time
v.
(birine/bir şeye) ayak uyduramamak
20
Idioms
get out of time
v.
uyum sağlayamamak
21
Idioms
get out of time
v.
(birine/bir şeye) uyum sağlayamamak
22
Idioms
get out of time
v.
uyumu/senkronu kaybetmek
23
Idioms
get out of time
v.
senkronun dışına çıkmak
24
Idioms
get out of time
v.
zamanlamayı tutturamamak
25
Idioms
get out of time
v.
zamanlamanın dışına çıkmak
26
Idioms
get out of time
v.
zamanlamaya ayak uyduramamak
27
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) ritmini yakalayamamak
28
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) ritmini tutturamamak
29
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) adımlarını kaçırmak
30
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) zamanlamasını kaçırmak
31
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) zamanlamasını tutturamamak
32
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) senkronize olamamak
33
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) senkronu kaçırmak
34
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) ritminin dışına çıkmak
35
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) ritmini kaçırmak
36
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birine/bir şeye) ayak uyduramamak
37
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birine/bir şeye) uymamak
38
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birine/bir şeye) uymayı reddetmek
39
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) uyumsuz olmak
40
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birine/bir şeye) göre hareket etmemek
41
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birine/bir şeye) göre hareket etmeyi reddetmek
42
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmamak
43
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmayı reddetmek
44
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birine/bir şeye) aykırı hareket etmek
45
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) dışında hareket etmek
46
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) farklı davranmak
47
Idioms
march out of time (with someone or something)
v.
(birine/bir şeye) ayak uydurmayı reddetmek
48
Idioms
march out of time
v.
ritmini yakalayamamak
49
Idioms
march out of time
v.
ritmini tutturamamak
50
Idioms
march out of time
v.
adımlarını kaçırmak
51
Idioms
march out of time
v.
zamanlamasını kaçırmak
52
Idioms
march out of time
v.
zamanlamasını tutturamamak
53
Idioms
march out of time
v.
senkronize olamamak
54
Idioms
march out of time
v.
senkronu kaçırmak
55
Idioms
march out of time
v.
ritminin dışına çıkmak
56
Idioms
march out of time
v.
ritmini kaçırmak
57
Idioms
march out of time
v.
ayak uyduramamak
58
Idioms
out of time (with someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) zamanlamayı tutturamayan
59
Idioms
out of time (with someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) senkronu tutturamayan
60
Idioms
out of time (with someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) ritmine uyum sağlayamayan
61
Idioms
out of time (with someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) temposuna uyum sağlayamayan
62
Idioms
out of time (with someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) ritmine/temposuna ayak uyduramayan
63
Idioms
out of time (with someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) ritmini/temposunu kaçıran
64
Idioms
out of time (with someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) ritmini/temposunu takip edemeyen
65
Idioms
out of time (with someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) aynı tempoda/ritimde ilerleyemeyen
Speaking
66
Speaking
we are running out of time
expr.
fazla zamanımız kalmadı
67
Speaking
we're running out of time
expr.
vaktimiz azalıyor
68
Speaking
we're running out of time
expr.
zamanımız tükeniyor
69
Speaking
we are running out of time
expr.
zamanımız azalıyor
70
Speaking
we are running out of time
expr.
zaman azalıyor
71
Speaking
we're running out of time
expr.
vaktimiz tükeniyor
72
Speaking
we are running out of time
expr.
zaman daralıyor
73
Speaking
we're running out of time
expr.
zamanımız azalıyor
74
Speaking
I'm running out of time
expr.
zamanım tükeniyor
75
Speaking
we are running out of time
expr.
zamanımız daralıyor
Trade/Economic
76
Trade/Economic
out of time
adj.
vadesi geçmiş
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of out-of-time
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy