percussion - Turkish English Dictionary
History

percussion

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "percussion" in Turkish English Dictionary : 36 result(s)

English Turkish
General
percussion n. vurmalı çalgılar
percussion n. vurma çalgılar
percussion n. parmaklar ile vurma
percussion n. birbirine vurma
percussion n. müzik aletine vurma
percussion n. uyumsuz ton
percussion n. uyumsuz akor sesi
percussion n. patlayıcıyı ateşleme
percussion n. horozlu silahı fulminatlı baruta vurma
percussion n. perküsyon masajı
percussion n. tapotman
percussion n. keskin ses
percussion n. titreşimsel şok
percussion n. (el falında) avuç içinde dördüncü parmağın alt kenarına denk gelen kısım
percussion n. sesin kulakta çınlaması
percussion n. çınlama sesi
percussion adj. vurmalı
percussion adj. perküsyona ait
percussion adj. perküsyonla ilgili
percussion adj. perküsyonla üretilen
percussion adj. perküsyonla başlatılan
percussion adj. perküsyonla çalıştırılan
percussion adj. perküsyon aletlerine ait
percussion adj. perküsyon aletleriyle ilgili
Technical
percussion n. çarpma
percussion n. darbe
percussion n. müsademe
percussion n. perküsyon
percussion n. vuruş
percussion n. vurma
Medical
percussion n. perküsyon
percussion n. vuruşlu muayene
Hunting
percussion n. kapsül esasına göre ateşleme yapan silah
Music
percussion adj. perküsyon aletlerine ait
percussion adj. perküsyon aletlerinden oluşan
Engineering
percussion n. (darbeli sondajda) kırmak veya şekillendirmek için nesneye art arda vurma

Meanings of "percussion" with other terms in English Turkish Dictionary : 76 result(s)

English Turkish
General
percussion section n. vurma çalgılar
percussion cap n. çatapat
percussion instrument n. vurma çalgı
percussion instrument n. vurmalı müzik aleti
the percussion n. vurma çalgılar
percussion instruments n. vurmalı çalgılar
percussion cap n. tüfek kapsülü
percussion bullet n. vurarak patlatılan bir madde içeren kurşun
percussion bullet n. patlayıcı kurşun
percussion match n. vurarak yanan kibrit
percussion powder n. hafifçe vurmayla yanan toz
percussion powder n. fulminat içeren toz
operating by percussion adj. darbeli
Technical
percussion drill n. breyz
bimanual percussion n. bimanuel perküsyon
percussion ring spanner n. çakma yıldız anahtar
percussion ring spanner n. çakmalı yıldız anahtar
percussion cap n. çarpışma kovanı
percussion test n. darbeli deney
percussion drilling n. darbeli sondaj
percussion drill n. darbeli delici
percussion machine n. darbeli makine
percussion machine n. darbeli sondaj makinesi
percussion sounding n. darbeli sondaj
percussion drilling n. darbeli sondaj yapma
percussion drill n. darbeli sondaj
percussion boring n. darbeli sondaj
rotary-percussion tools n. döner vuruştu aygıtlar
electrode-percussion welding n. elektrot çarpmalı kaynaklama
electrode-percussion welding n. elektrot darbe kaynağı
electro- percussion welding n. elektrikli çarpmalı kaynaklama
percussion welding n. elektrikli çarpma kaynağı
rapid percussion drilling n. hızlı vurmalı delme
percussion mechanism n. müsademe düzeni
percussion cap n. müsademe kovanı
percussion fuse n. müsademeli tapa
percussion fire n. müsademeli atış
percussion test n. perküsyon deneyi
percussion drilling n. vurmalı delme
percussion instrument n. vuruşlu çalgı
percussion riveting machine n. vuruşlu perçinleme makinesi
percussion drill n. vuruşlu delici
percussion tools n. vuruşlu aygıtlar
percussion drilling machine n. vuruşlu sondaj makinesi
percussion drilling n. vuruşlu sondaj
percussion drill n. vurgulu delici
Informatics
percussion instrument n. vurmalı çalgı
Mechanic
percussion press n. vurgu presi
percussion tool n. perküsyon aleti
Mining
percussion table n. darbeli tabla
rapid percussion drilling n. hızlı vurmalı delme
percussion cap n. kapsüllü lokum
percussion cap n. kapçıklı lokum
percussion table n. vurmalı tabla
percussion sieve n. cevherleri sallayarak ayırmaya yarayan bir makine
Medical
lateral fluid percussion injury n. yanal sıvı perküsyon yaralanması
Physics
center of percussion n. çarpma merkezi
Archaeology
bulb of percussion n. çakmak taşının kırık yüzeyine açılı şekilde vurarak oluşturulan koni biçimli çıkıntı
Military
percussion primer n. darbeyle ateşlenen fünye
percussion hammer n. horoz
percussion cap n. kapsül
percussion fuze n. müsademeli tapa
percussion cap n. müsademe kovanı
percussion fire n. müsademeli atış
percussion firing n. müsademeli atış
percussion fuse n. müsademeli tapa
percussion composition n. müsademe bileşimi
percussion mechanism n. müsademe tertibatı
percussion primer n. müsademe fünyesi
percussion charge n. müsademe hakkı
percussion primer n. müsademe kapsülü
Hunting
percussion cap n. kapsül
percussion lock n. kapsüllü ateşleme düzeni
Art
percussion instrument n. vurmalı çalgı
Music
percussion-grouping n. vurmalı çalgılar
vocal percussion n. ses yolu ile vurmalı çalgı sesine benzer seslerin üretildiği müzik teknikleri