History

pounce on

Meanings of "pounce on" in Turkish English Dictionary : 14 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	pounce on v.	-in üzerine atılmak
2	General	pounce on v.	birden üstüne atılmak
Phrasals
3	Phrasals	pounce on v.	-i eleştirmek
4	Phrasals	pounce on v.	'-i azarlamak
5	Phrasals	pounce on v.	'-e fırça atmak
6	Phrasals	pounce on v.	'-i haşlamak
7	Phrasals	pounce on v.	'-in üstüne gitmek
8	Phrasals	pounce on v.	'-e sözlü saldırıda bulunmak
9	Phrasals	pounce on v.	'-i paylamak
10	Phrasals	pounce on v.	üstüne atlamak
11	Phrasals	pounce on v.	'-i havada kapmak
12	Phrasals	pounce on v.	'-den yararlanmak
13	Phrasals	pounce on v.	fırsatı/şansı değerlendirmek
14	Phrasals	pounce on v.	fırsattan istifade etmek

Meanings of "pounce on" with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

	Category	English	Turkish
Phrasals
1	Phrasals	pounce on (something) v.	(bir şeyin) üstüne atlamak
2	Phrasals	pounce on (something) v.	(bir şeyi) havada kapmak
3	Phrasals	pounce on (something) v.	(bir şeyden) yararlanmak
4	Phrasals	pounce on (something) v.	bir fırsatı/şansı değerlendirmek
5	Phrasals	pounce on (something) v.	bir fırsattan istifade etmek
6	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birini) eleştirmek
7	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birini) azarlamak
8	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birine) fırça atmak
9	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birini) haşlamak
10	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birinin) üstüne gitmek
11	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birine) sözlü saldırıda bulunmak
12	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birini) paylamak
13	Phrasals	pounce on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üzerine atılmak
14	Phrasals	pounce on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne atlamak
15	Phrasals	pounce on (something) v.	(fırsatı/şansı) değerlendirmek
16	Phrasals	pounce on (something) v.	(fırsattan) istifade etmek
17	Phrasals	pounce on (something) v.	(bir şeyi) havada kapmak
18	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birini) paylamak
19	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birine) sözlü saldırıda bulunmak
20	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birinin) üstüne gitmek
21	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birini) haşlamak
22	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birine) fırça atmak
23	Phrasals	pounce on (someone) v.	(birini) eleştirmek