süregelen - Turkish English Dictionary
History

süregelen



Meanings of "süregelen" in English Turkish Dictionary : 6 result(s)

Turkish English
General
süregelen lasting adj.
süregelen continual adj.
süregelen ongoing adj.
süregelen undergoing adj.
süregelen continuous adj.
Idioms
süregelen bred in the bone adj.

Meanings of "süregelen" with other terms in English Turkish Dictionary : 25 result(s)

Turkish English
General
ms 675 yıllarında başlayıp hala süregelen medeniyet western civilisation n.
kore ve japonya'da süregelen medeniyet far eastern civilisation n.
öteden beri süregelen gelenek long-established tradition n.
öteden beri süregelen gelenek deep-rooted tradition n.
öteden beri süregelen gelenek a centuries-old tradition n.
devam eden/süregelen kişisel anlaşmazlık/çekişme ongoing personal dispute n.
süregelen şey continuation n.
süregelen soru perennial n.
yüzyıllardır süregelen secular adj.
eskiden beri süregelen longstanding adj.
yıllardan beri süregelen yeared [obsolete] adj.
Phrasals
süregelen operasyona dahil olmak cut in v.
Colloquial
(sporda) beklenilenden uzun zamandır süregelen başarısızlık drought n.
(sporda) beklenilenden uzun zamandır süregelen başarısızlık drouth n.
Idioms
süregelen şaka/espri running joke n.
süregelen anlaşmazlık/çekişme/tartışma a running battle n.
süregelen işlere birini dahil etmek keep someone in the loop v.
Trade/Economic
uzun zamanlardan beri süregelen enflasyon chronic inflation n.
Law
aileler arasında uzun süredir süregelen anlaşmazlık lengthy conflict between families n.
Technical
süregelen hata inherited error n.
Computer
süregelen hata inherited error n.
Medical
süregelen nüksetme riski ongoing risk of recurrence n.
süregelen nüks riski ongoing risk of recurrence n.
Literature
(şiirde) süregelen metrik düzen synaphea n.
(şiirde) süregelen metrik düzen synapheia n.