Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | sürekli konuşan | loose-lipped adj. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | çevredeki insanların rahatsız olmasına rağmen sürekli cep telefonu ile konuşan kişi | cellfish n. |
Idioms | ||
Idioms | sürekli konuşan kimse | ratchet-mouth n. |
Idioms | sürekli konuşan kimse | motor-mouth n. |
Idioms | sürekli konuşan kimse | ratchet mouth n. |
Idioms | sürekli konuşan kimse | a motor mouth n. |
Idioms | kibirli bir tavırla sürekli konuşan bir olmak | be a loud mouth v. |
Idioms | aralıksız/sürekli konuşan kimse | vaccinated with a victrola needle [old-fashioned] adj. |
Slang | ||
Slang | sürekli memurlarla konuşan mahkum | on the leg n. |