serbest bırakan - Turkish English Dictionary
History

serbest bırakan



Meanings of "serbest bırakan" in English Turkish Dictionary : 3 result(s)

Turkish English
General
serbest bırakan releaser n.
serbest bırakan releasing adj.
serbest bırakan relinquent adj.

Meanings of "serbest bırakan" with other terms in English Turkish Dictionary : 17 result(s)

Turkish English
General
çocuklarını aşırı serbest bırakan aile permissive parent n.
serbest bırakan kimse relinquent n.
serbest bırakan kimse relinquisher n.
serbest bırakan şey loosener n.
serbest bırakan kimse loosener n.
faaliyeti serbest bırakan şey sluice gate n.
faaliyeti serbest bırakan şey sluicegate n.
köleliği serbest bırakan slave adj.
köleliği serbest bırakan slaveholding adj.
Trade/Economic
serbest bırakan kimse releaser n.
Law
bir tarafı büyük ölçüde kısıtlarken diğer tarafı serbest bırakan bir sözleşme contract of adhesion n.
(eskiden) mahkumu belirli koşullar altında bir günlüğüne serbest bırakan mahkeme kararı day rule n.
Technical
hareketli barajda küçük kapı pervanesini serbest bırakan mekanizma tripper n.
çekme ipini serbest bırakan optik bağlantı elemanı lanyard release optical connection element n.
(mekanik cihaz) yayı serbest bırakan spring-release adj.
Physiology
parçalanan hücrelerin ürünü olan salgıyı serbest bırakan (bez) holocrine adj.
salgıyı serbest bırakan bez tarafından salgılanan (salgı) holocrine adj.