slider - Turkish English Dictionary
History

slider

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "slider" in Turkish English Dictionary : 20 result(s)

English Turkish
General
slider n. küçük sandviç
slider n. kanepe (sandviç)
slider n. fermuar ucu
slider n. sürgülü cihaz
slider n. sürgülü aparat
slider n. kaygan yüzeyden yuvarlanan kimse
slider n. eğimli yüzeyden kayan kimse
slider n. ürünleri kızaklı kutulara yerleştiren kimse
Advertising
slider n. kayan görsel
slider n. kayan afiş
Technical
slider n. sürgülü makara
Computer
slider n. kaydırgaç
slider n. kaydırıcı
Informatics
slider n. (grafik kullanıcı arayüzü) kullanıcının kaydırarak değer seçmesine izin veren bileşen
Telecom
slider n. kaydırma butonu
Medical
slider n. kaydırıcı
Sport
slider n. (kriket) bilekten yapılan bir atış tekniği
slider n. (körling ayakkabısında) kaydırıcı
Baseball
slider n. yanlamasına yapılan atış
Reptiles
slider n. abd ve güney amerika'ya özgü bir tatlı su kaplumbağası

Meanings of "slider" with other terms in English Turkish Dictionary : 21 result(s)

English Turkish
General
slider storage bag n. kilitli torba
slider storage bag n. kilitli poşet
slider storage bag n. kaydırmalı kilitli saklama torbası
Colloquial
hunker-slider n. kaypak
hunker-slider n. üçkağıtçı
hunker-slider n. şerefsiz
hunker-slider n. yalancı
hunker-slider n. iki yüzlü
hunker-slider n. sahtekar
Technical
zipper slider n. fermuar sürgüsü
zipper slider n. fermuar kaydırıcı
filter slider n. süzgeç kaydırıcı
slider crank mechanism n. krank biyel mekanizması
Computer
slider sorter n. slayt sıralayıcısı
slider box n. yukarı akıtma imleci
Mechanic
slider pump n. bir tür döner vana pompası
Textile
differential feed regulation slider n. diferansiyel transport ayar kaydırıcısı
zip slider n. fermuar sürgüsü
Automotive
slider clutch n. kaydırıcı debriyaj
pin slider caliper disc brake n. pimli yüzer kaliperli disk fren
switch slider n. siviç sürgüsü