Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Translation
Synonyms
Sentences
Tools
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Translation
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
valve keeper
(fikirlerine vb.) destek vermek
(dizide) çalkantılı bölüm
tam iki dakika içinde
başarıya doğru ilerleyen kimse
curiosities
yarışmanın kaderi
muddied
tufana benzeyen şey
re-gift
influx of tourists
matrilineally
yüzyıllık karanlık
servo commande de profondeur
so genau wie ein uhrwerk
kapalı devre bataryası
(birinin/bir şeyin) arkasında durmak
yıkama ve kuru temizlemede boyut değişimi
komşuluk duygusu
testumgebung
çevre edinip ilişki ağını genişletme amacıyla yapılan sosyal etkinlik
meraktan soruyorum
mevsim iklimi
her şeyi hesaba katan
be at hand
sonlandıran
History
Sentences
Meanings of
"sonlandıran"
in English Turkish Dictionary : 3 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
sonlandıran
ender
n.
2
General
sonlandıran
suppressive
adj.
3
General
sonlandıran
stop
adj.
Meanings of
"sonlandıran"
with other terms in English Turkish Dictionary : 14 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
sonlandıran kimse
dissolutionist
n.
Law
2
Law
varlık devri hususunda taraflar arasındaki ihtilafı sonlandıran anlaşma
fine
n.
3
Law
yükümlülüğü sonlandıran
resolutive
adj.
Computer
4
Computer
pasif optik ağda optik yerel döngüyü müşteri binasında sonlandıran cihaz
ont
n.
Architecture
5
Architecture
çatı yüzeyinin üstündeki üçgen çatıyı sonlandıran basamak şeklinde dizi
crowstep
n.
6
Architecture
çatı yüzeyinin üstündeki üçgen çatıyı sonlandıran basamak şeklinde dizi
corbiestep
n.
Medical
7
Medical
hastalığı sonlandıran
lyterian
adj.
Psychology
8
Psychology
kendini sonlandıran arama
self-terminating search
n.
Biology
9
Biology
herhangi bir amino asit kodlamayıp genellikle protein sentezinde moleküler zinciri sonlandıran genetik bilgi
nonsense
n.
10
Biology
protein sentezini sonlandıran mesajcı rna'daki genetik kodon
terminator
n.
11
Biology
protein sentezini sonlandıran mesajcı rna'daki genetik kodon
termination codon
n.
12
Biology
protein sentezini sonlandıran mesajcı rna'daki genetik kodon
stop codon
n.
Card
13
Card
oyunu sonlandıran kart
stop
n.
Music
14
Music
(parçayı, bölümü) tamamlayarak sonlandıran
full
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sonlandıran
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy