stocking - Turkish English Dictionary
History

stocking

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "stocking" in Turkish English Dictionary : 10 result(s)

English Turkish
General
stocking n. konç
stocking n. uzun çorap
stocking n. çorap
stocking n. falaka cezası
Trade/Economic
stocking n. stoklama
Technical
stocking n. çorap
stocking n. tasarruf
stocking n. örgü dokulu fitilli bir kumaş çeşidi
stocking n. tıknaz iplik
Zoology
stocking n. (kanada kazında) koyu renkli boyun tüyü

Meanings of "stocking" with other terms in English Turkish Dictionary : 73 result(s)

English Turkish
General
stocking planning n. stoklama planı
fishnet stocking n. file çorap
elastic stocking n. elastik çorap
silk stocking n. ipek çorap
run stocking n. kaçmış çorap
laddered stocking n. kaçmış çorap
nylon stocking n. naylon çorap
stocking filler n. noel çorabı içindeki küçük noel hediyesi
christmas stocking n. noel çorabı
stocking stuffer n. noel çorabı içindeki küçük noel hediyesi
blue stocking n. entelektüel kadın
body stocking n. (kıyafet) badi
silk stocking n. şık ve zarif giyimli kimse
silk stocking n. soylu kimse
silk stocking n. zengin kimse
silk-stocking n. zengin veya lüks giyimli kimse
silk-stocking n. soylu kimse
silk-stocking n. varlıklı kimse
stocking mask n. (hırsızların taktığı) çorap maske
support stocking n. varis çorabı
support stocking n. destek çorabı
support stocking n. kompresyon çorabı
peel off stocking v. çorap çıkarmak
pull on stocking v. çorap giymek
silk-stocking adj. şık giyimli
silk-stocking adj. zengin giyimli
silk-stocking adj. lüks
silk-stocking adj. şatafatlı
silk-stocking adj. soylu
silk-stocking adj. seçkin
silk-stocking adj. ayrıcalıklı
silk-stocking adj. varlıklı
silk-stocking adj. kentin zengin muhitine ait veya ilişkili
Colloquial
coal in (one's) stocking n. kömür dolu bir noel çorabı (noel baba'nın yaramaz çocuklara hediye yerine vereceği söylenir)
coal in (one's) stocking n. noel baba'dan hediye yerine kömür dolu bir noel çorabı
in one's stocking feet expr. çoraplı ayaklarıyla
in one's stocking feet expr. çoraplarıyla
Idioms
silk-stocking district n. zengin muhiti
silk-stocking district n. zenginlerin yaşadığı bölge
silk-stocking district n. kalbur üstü insanların yaşadığı bölge
silk-stocking district n. üst sınıfın yaşadığı bölge
coal in (one's) stocking n. yaptıklarının bedeli
coal in (one's) stocking n. yaptıklarının ceremesi
stocking-stuffer n. noel çorabına sığan küçük noel hediyesi
in your stocking feet [old-fashioned] expr. çoraplarıyla
in your stocking feet [old-fashioned] expr. çoraplı ayaklarıyla
stocking feet expr. sadece çoraplı bir şekilde
stocking feet expr. ayağında çorapla
Politics
silk stocking n. (19. yüzyıl abd'sinde) güçlü federal hükümeti savunan siyasi partinin destekçileri
silk-stocking adj. (19. yüzyıl abd'sinde) güçlü federal hükümeti savunan siyasi partiye ait veya ilişkili
Technical
stocking-out conveyor n. kömür alma konveyörü
blast furnace stocking method n. yüksek fırın yığım yöntemleri
stocking capacity n. yığma sığası
Textile
rayon stocking n. suni ipekten çorap
rayon stocking n. naylon çorap
laced stocking n. dantelli çorap
stocking cap n. kayak şapkası
stocking cap n. kayak beresi
lace stocking n. dantelli çorap
stocking frame n. dokuma tezgahı
lady's stocking n. kadın çorabı
knitted stocking n. örme çorap
stocking stitch n. düz örgü
Marine
bait stocking area n. yem depolama alanı
Medical
compression stocking n. kompresyon çorabı
Biology
stocking density n. stok yoğunluğu
Marine Biology
stocking policy n. stoklama politikası
stocking rate n. stoklama oranı
stocking density n. stoklama yoğunluğu
Breeding
stocking [scotland] n. çiftlik ekipmanları
stocking [scotland] n. besicilik aletleri
stocking [scotland] n. hayvancılık ekipmanları
History
stocking frame n. (sanayi devrimi öncesi eski tip) dokuma makinesi