English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | additional time n. | ek süre | ||
Since another member of my Group has given up his speaking time, I believe that I have accumulated additional time. Grubumun başka bir üyesi konuşma süresinden feragat ettiğinden ek süre kazandığıma inanıyorum. More Sentences |
||||
General | additional time n. | ilave süre |