English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | tradable adj. | ticareti yapılabilir | ||
Tradable emission rights turned out to be a thorny subject. Ticareti yapılabilir emisyon haklarının çetrefilli bir konu olduğu ortaya çıkmıştır. More Sentences |
||||
General | tradable adj. | pazarlanabilir | ||
General | tradable adj. | satılabilir |
English | Turkish | |
---|---|---|
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | tradable-goods n. | ticarete giren mallar |
Trade/Economic | tradable-goods n. | ticareti yapılan mallar |
Trade/Economic | non-tradable adj. | ticarete konu olmayan |
Trade/Economic | non-tradable adj. | ticareti yapılamayan |