Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
Hide
Details
Clear
History :
drag it
cam küre
metal forgings
in decrease
move your head
response to option call
man from arabia felix
mis debilidades
yüksek faiz
History
Sentences
Meanings of
"yüksek faiz"
in English Turkish Dictionary : 2 result(s)
Category
Turkish
English
Trade/Economic
1
Trade/Economic
yüksek faiz
high interest
n.
We borrowed money at
high interest.
Yüksek faizle
borç para aldık.
More Sentences
Law
2
Law
yüksek faiz
usury
n.
Meanings of
"yüksek faiz"
with other terms in English Turkish Dictionary : 16 result(s)
Category
Turkish
English
Trade/Economic
1
Trade/Economic
yüksek faiz oranları
high interest rates
n.
Debts lead to
higher interest rates,
and these lead to higher inflation.
Borçlar daha
yüksek faiz oranlarına,
bunlar da daha yüksek enflasyona yol açar.
More Sentences
General
2
General
aşırı yüksek faiz
usury
n.
3
General
yüksek faiz uygulaması
gombeenism [ireland]
n.
4
General
yüksek faiz getirisi elde etmek
get a high interest rate
v.
Trade/Economic
5
Trade/Economic
kanuni orandan daha yüksek faiz talep eden
loan shark
n.
6
Trade/Economic
kredi notu iyi olmayan kişilerin birincil piyasa yerine faiz oranı diğerlerine göre daha yüksek bir imkandan ipotekli konut kredisi edinmesiyle ortaya çıkan kredi türü
sub prime
n.
7
Trade/Economic
kredi notu iyi olmayan kişilerin birincil piyasa yerine faiz oranı diğerlerine göre daha yüksek bir imkandan ipotekli konut kredisi edinmesiyle ortaya çıkan kredi türü
subprime
n.
8
Trade/Economic
yasaya göre uygulanabilecek en yüksek faiz oranı
interest ceiling
n.
9
Trade/Economic
yüksek reel faiz
high real interest rate
n.
10
Trade/Economic
yüksek faiz politikası
high interest rate policy
n.
11
Trade/Economic
yüksek faiz oranlarını ve enflasyonu yüksek tutmayı sağlayan diğer mali politikaları savunan memur
hawk
n.
12
Trade/Economic
çok yüksek faiz oranlarıyla borç veren kimse
loan-shark
n.
13
Trade/Economic
bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz
highest interest rate applied to working capital loan by banks
n.
14
Trade/Economic
yüksek faiz koymak
usure
v.
15
Trade/Economic
sınırlı ve yüksek faiz oranlı (kredi)
hard
adj.
16
Trade/Economic
yüksek faiz oranıyla geri ödenen (kredi, ipotek)
high-interest
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yüksek faiz
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy