yağan - Turkish English Dictionary
History

yağan



Meanings of "yağan" in Turkish English Dictionary : 1 result(s)

English Turkish
Politics
yagan güney amerika'da yaşayan bir etnik grup

Meanings of "yağan" in English Turkish Dictionary : 3 result(s)

Turkish English
General
yağan precipitate adj.
yağan precipitious [obsolete] adj.
yağan showery adj.

Meanings of "yağan" with other terms in English Turkish Dictionary : 30 result(s)

Turkish English
General
yağan yağmur veya kar miktarı precipitation n.
tipik olarak kuzey amerika'nın batısında görülen toz gibi çok ince yağan kar champagne powder n.
kuru iklim şartlarında yağan kar powder snow n.
güneş varken yağan yağmur sunshower n.
güneş varken yağan yağmur sun shower n.
baharın sonunda, soğanlar ekildikten sonra yağan hafif kar onion snow [us] n.
en ince ince yağan drizzliest adj.
çok şiddetli yağan (yağmur) torrential adj.
daha ince ince yağan drizzlier adj.
ara sıra yağmur yağan showery adj.
küçük damlalar halinde yağan meazling [obsolete] adj.
ince ince yağan misly adj.
sağanak yağan precipitate adj.
sağanak yağan precipitious [obsolete] adj.
Colloquial
güneş varken yağan yağmur monkey's wedding n.
Idioms
şiddetli yağan, taşkın veya sel halinde şey niagara n.
aşırı derecede yağan yağmur a (real) frog-choker n.
sular seller gibi yağan yağmur a (real) frog-choker n.
gök delinmiş gibi yağan yağmur a (real) frog-choker n.
bardaktan boşanırcasına yağan yağmur a (real) frog-choker n.
aşırı derecede yağan yağmur a (real) toad-choker n.
sular seller gibi yağan yağmur a (real) toad-choker n.
gök delinmiş gibi yağan yağmur a (real) toad-choker n.
bardaktan boşanırcasına yağan yağmur a (real) toad-choker n.
Technical
kar olarak yağan asit acid snow n.
yeni yağan erimemiş kar virgin snow n.
Geography
çok şiddetli yağan (yağmur) torrentuous adj.
Meteorology
ince ince yağan kar scattered flurries n.
muson rüzgarları ile yağan yağmur monsoon n.
Geology
volkanın patlamasından sonra yağan kül ashfall n.