yanında olan - Turkish English Dictionary
History

yanında olan



Meanings of "yanında olan" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
yanında olan sistering adj.

Meanings of "yanında olan" with other terms in English Turkish Dictionary : 42 result(s)

Turkish English
General
iki yanında tutma yerleri olan atlama ipi jump rope n.
iki yanında tutma yerleri olan atlama ipi skip rope n.
iki yanında tutma yerleri olan atlama ipi skipping rope n.
konuşan kişinin yanında olan hither adj.
ocak yanında olan fireside adj.
Phrasals
birini (biriyle/bir şeyle) olan işinden ayırıp yanında işe almak hire someone away (from someone or something) v.
Phrases
yanında bir duvarın/çitin üzerinden bakan uzun burunlu bir adam çizimi olan meşhur 2. dünya savaşı sloganı kilroy was here expr.
Idioms
kötü gününde yanında/destek olan kimse a pillar of strength n.
kötü gününde yanında/destek olan kimse a tower of strength n.
kötü gününde yanında/destek olan kimse a tower of strength n.
kötü gününde yanında/destek olan kimse a pillar of strength n.
yanında olan birisi var olmak have someone in one's corner v.
yanında olan birisi var olmak have in corner v.
Marine
omurganın iki yanında birer pervanesi olan gemi twin screw n.
gemi çapasının dengeleme noktasındaki şaftın her bir yanında bağlantı veya halka olan şerit balancing band n.
gemi çapasının dengeleme noktasındaki şaftın her bir yanında bağlantı veya halka olan bir şerit gravity band n.
geminin rüzgar alan yanında olan weather adj.
Anatomy
sırt bölümünün yanında olan dosel adj.
nazal kavitenin yanında olan paranasal adj.
rektumun yanında olan pararectal adj.
tiroid bezinin yanında olan parathyroid adj.
tiroid bezinin yanında olan parathyreoid adj.
tiroid bezinin yanında olan parathyroidal adj.
idrar yolunun yanında olan paraurethral adj.
bel kemiğinin yanında olan paravertebral adj.
Biology
(ovaryum) kaliksin yanında olan inferior adj.
Zoology
kalbur kemiği veya kıkırdağının yanında olan kemik parethmoid n.
sfenoid kemiğin yanında olan parasphenoid adj.
sfenoid kemiğin yanında olan parasphenoidal adj.
kalbur kemiği veya kıkırdağının yanında olan parethmoid adj.
Botanic
merkezi bir eksenin her iki yanında iki sıra halinde parçası olan bifarious adj.
çiçeğin yanında olan inferior adj.
ana sapın yanında olan posterior adj.
Military
sıcak bölge yanında olan forward adj.
Sport
sadece iyi günde takımının yanında olan taraftar fair-weather fan n.
Ornithology
yüzünün her iki yanında siyah şerit olan bir kuş fanner n.
omzunun her iki yanında tüy öbeği olan bir kuş lophorina superba n.
Modern Slang
her zaman yanında olan kimse a real g n.
her koşulda yanında olan arkadaş all-weather friend n.
iyi günde kötü günde yanında olan arkadaş all-weather friend n.
ne olursa olsun yanında olan arkadaş always friend n.
iyi günde kötü günde yanında olan arkadaş always friend n.