History

yanlış şey

Meanings of "yanlış şey" in English Turkish Dictionary : 2 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	yanlış şey	falsehood n.
2	General	yanlış şey	inaccuracy n.

Meanings of "yanlış şey" with other terms in English Turkish Dictionary : 37 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	yanlış olmasına rağmen genel anlamda kabul gören şey	factoid n.
2	General	yalan yanlış şey	half-lie n.
3	General	aldatıp yanlış yönlendiren şey	humbuggery n.
4	General	yanlış yerleştirilmiş şey	misplant n.
5	General	yanlış dikilmiş şey	misplant n.
6	General	yanlış ekilmiş şey	misplant n.
7	General	doğru-yanlış çatışmasını içerip ahlaki ders çıkarılabilecek şey	morality play n.
8	General	yanlış gitmiş şey	muck-up n.
9	General	yanlış olanın yerine getirilen şey	correction n.
10	General	yanlış bir şey yapmak	do wrong v.
11	General	birini yanlış bir şey yaparken yakalamak	nab v.
12	General	yanlış bir şey söylemek	say something wrong v.
13	General	yanlış olan şey	naught [obsolete] pron.
Phrases
14	Phrases	yanlış bir şey yok ama doğru bir şey de yok	nothing's wrong but nothing's true expr.
Colloquial
15	Colloquial	yanlış bir şey mi yapıyorum?	am I doing something wrong? expr.
16	Colloquial	bunda yanlış bir şey yok	there is nothing wrong with that expr.
Idioms
17	Idioms	ters/yanlış giden bir şey	a dead cat on the line n.
18	Idioms	hiç yanlış bir şey yapmayan kimse	a goody two-shoes n.
19	Idioms	hiç yanlış bir şey yapmayan kimse	a ˈgoody-goody n.
20	Idioms	yanlış bir şey söylediğini veya yaptığını düşünmemek hata yaptığını düşünmemek	make no apologies v.
21	Idioms	(birine) karşı yanlış bir şey yapmak	get in wrong with (someone) v.
22	Idioms	birinin (bir şey hakkındaki) unsurları yanlış anlamadığından emin olmak	put somebody straight (about/on something) v.
23	Idioms	birinin (bir şey hakkındaki) unsurları yanlış anlamadığından emin olmak	set somebody straight (about/on something) v.
24	Idioms	birini yanlış bir şey yapmaya teşvik etmek	aid and abet someone [cliché] v.
25	Idioms	(biri/bir şey hakkında) yanlış bir fikre/izlenime kapılmak	get the wrong idea (about someone or something) v.
26	Idioms	(bir konuda) yanlış bir şey söylediğini veya yaptığını düşünmemek	make no apologies for (something) v.
27	Idioms	kötü ya da yanlış bir şey yapma	up to no good expr.
28	Idioms	doğru veya yanlış olan her şey	devil and all expr.
Speaking
29	Speaking	doğru ya da yanlış diye bir şey yoktur	there is no such thing as right and wrong expr.
30	Speaking	hiç yanlış bir şey yaptım mı?	what did I ever do wrong? expr.
31	Speaking	hiç yanlış bir şey yaptım mı?	what have i ever done wrong? expr.
32	Speaking	sen hiç yanlış bir şey yapmadın	you never did anything wrong expr.
33	Speaking	yanlış bir şey yapmadın	you didn't do anything wrong expr.
34	Speaking	yanlış bir şey mi yaptım?	have I done something wrong? expr.
35	Speaking	yanlış bir şey mi yaptım?	did I do something wrong? expr.
36	Speaking	yanlış bir şey mi söyledim?	did I say something wrong? expr.
37	Speaking	yanlış bir şey var	something is not right expr.