Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
yoğun şekilde
Meanings of
"yoğun şekilde"
in English Turkish Dictionary : 2 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
yoğun şekilde
intensively
adv.
2
General
yoğun şekilde
intensely
adv.
Meanings of
"yoğun şekilde"
with other terms in English Turkish Dictionary : 83 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
sevgisini yoğun şekilde gösteren kimse
smoocher
n.
2
General
aşırı yoğun şekilde inşa etmek
overconstruct
v.
3
General
yoğun bir şekilde üşüşmek
overcrowd
v.
4
General
yoğun bir şekilde teşvik etmek
overurge
v.
5
General
yoğun şekilde aranmak
scrimmage
v.
6
General
yoğun bir şekilde meşgul
knee-deep
adj.
7
General
yoğun bir şekilde veya geniş alanlara yayılan
massy
adj.
8
General
yoğun şekilde renklendirilmiş
double-dyed
adj.
9
General
yoğun bir şekilde
concentratedly
adv.
10
General
yoğun bir şekilde
intensely
adv.
11
General
yoğun bir şekilde
potently
adv.
12
General
yoğun bir şekilde
intensionally
adv.
13
General
daha yoğun şekilde/biçimde
more intensely
adv.
14
General
yoğun bir şekilde
acutely
adv.
15
General
yoğun bir şekilde
up
adv.
16
General
yoğun bir şekilde
overpoweringly
adv.
17
General
yoğun bir şekilde
grossly
adv.
18
General
yoğun bir şekilde
ferociously
adv.
19
General
yoğun bir şekilde
shrewdly
adv.
20
General
yoğun bir şekilde
snapping
adv.
21
General
yoğun bir şekilde
snappingly
adv.
22
General
yoğun bir şekilde
stiff
adv.
Phrasals
23
Phrasals
(birine) ilgiyle ve yoğun bir şekilde bakmak
bore into (someone or something)
v.
24
Phrasals
(birine) ilgiyle ve yoğun bir şekilde bakmak
bore into
v.
25
Phrasals
yoğun bir şekilde bir yerden aşağı akmak/yağmak
sluice down
v.
26
Phrasals
yoğun bir şekilde içine koymak
stuff in
v.
27
Phrasals
yoğun bir şekilde (bir şeyin) içine (bir şey) koymak
stuff into (something)
v.
28
Phrasals
yoğun bir şekilde (bir şeye) ulaşmaya çalışmak
work toward (something)
v.
29
Phrasals
yoğun bir şekilde yayılmak
lance through
v.
30
Phrasals
yoğun bir şekilde bir şey kokmak
reek of something
v.
31
Phrasals
yoğun bir şekilde bir şey kokusu yaymak
reek of something
v.
32
Phrasals
güçlü/yoğun bir şekilde bir şey izlenimi vermek
reek of something
v.
33
Phrasals
yoğun bir şekilde uğraşmak
battle out
v.
34
Phrasals
(bir duyguyu) yoğun bir şekilde hissetmek
burn with (something)
v.
35
Phrasals
-e yoğun bir şekilde yayılmak
rage through
v.
36
Phrasals
(bir yere) yoğun bir şekilde yayılmak
rage through (something)
v.
37
Phrasals
yoğun bir şekilde (bir şeye) başlamak
swing into (something)
v.
Colloquial
38
Colloquial
yoğun bir şekilde bastırmak/mücadele etmek
pour it on
v.
39
Colloquial
en yoğun şekilde yapmak
pour it on
v.
40
Colloquial
yoğun şekilde çalışmaya başlamak
hop [us] [canada]
v.
41
Colloquial
yoğun şekilde ilgilenmek
drown
v.
42
Colloquial
tüm gücüyle, çok yoğun bir şekilde
(one's) heart out
expr.
Idioms
43
Idioms
çok yoğun bir şekilde gelme
fire hose
n.
44
Idioms
(güneş veya ışık için) yukarından yoğun bir şekilde üstüne vurmak
blaze down on (someone or something)
v.
45
Idioms
bir şeyin başlangıç dönemini yoğun olacak ve giderek yoğunluğu azalacak şekilde planlamak
front load
v.
46
Idioms
birinin bir konuyu derinlemesine/yoğun bir şekilde düşünmesine neden olmak
give someone furiously to think
v.
47
Idioms
rakibe yoğun bir şekilde hücum etmek
take the game to
v.
48
Idioms
havada yoğun bir şekilde asılı kalmak
lie heavy
v.
49
Idioms
yoğun bir şekilde yağmur yağmak
rain like a cow pissing on a flat rock
v.
50
Idioms
yoğun bir şekilde incelemek
powerstudy
v.
51
Idioms
yoğun bir şekilde çalışmak
powerstudy
v.
52
Idioms
(birinin) bir konuyu derinlemesine/yoğun bir şekilde düşünmesine neden olmak
give (one) furiously to think
v.
53
Idioms
yoğun bir şekilde
like stink on a monkey
expr.
54
Idioms
yoğun bir şekilde
like stink on a skunk
expr.
55
Idioms
yoğun bir şekilde
like stink on a pig
expr.
56
Idioms
yoğun şekilde akmakta
in spate [uk]
expr.
57
Idioms
yoğun şekilde akmakta
in (full) spate [uk]
expr.
58
Idioms
yoğun bir şekilde
like stink on a monkey/skunk/pig
expr.
Technical
59
Technical
(elektrik akımı veya gerilim) yoğun bir şekilde salınım yapmak
surge
v.
Dyeing
60
Dyeing
(pigment) yoğun şekilde uygulamak
load
v.
Medical
61
Medical
çok güzel sanat eserleriyle veya doğal güzelliklerle yoğun bir şekilde karşılaşıldığında (kalp çarpıntısı veya baş dönmesi gibi durumlar ile) duyulan psikosomatik rahatsızlık
florence syndrome
n.
62
Medical
çok güzel sanat eserleriyle veya doğal güzelliklerle yoğun bir şekilde karşılaşıldığında (kalp çarpıntısı veya baş dönmesi gibi durumlar ile) duyulan psikosomatik rahatsızlık
stendhal syndrome
n.
63
Medical
çok güzel sanat eserleriyle veya doğal güzelliklerle yoğun bir şekilde karşılaşıldığında (kalp çarpıntısı veya baş dönmesi gibi durumlar ile) duyulan psikosomatik rahatsızlık
hyperkulturemia
n.
64
Medical
çok güzel sanat eserleriyle veya doğal güzelliklerle yoğun bir şekilde karşılaşıldığında (kalp çarpıntısı veya baş dönmesi gibi durumlar ile) duyulan psikosomatik rahatsızlık
stendhal's syndrome
n.
Psychology
65
Psychology
hastanın korku yaratan duruma ani ve yoğun bir şekilde maruz bırakıldığı bir psikoterapi yöntemi
flooding
n.
Biochemistry
66
Biochemistry
belirli yeşil suyosunlarında oluşan, yoğun bir şekilde nişasta ile dolu yıldız şekilli çoğaltıcı madde
amylum star
n.
Marine Biology
67
Marine Biology
doğu hindistan'da bulunan, eti ve havyarı için yoğun bir şekilde avlanan bir ringa balığı
trubu (clupea toli)
n.
Astronomy
68
Astronomy
çekirdeği çok yoğun olduğu için bozulan düşük kütleli bir yıldızda meydana gelen helyumun patlayıcı bir şekilde yanması
helium flash
n.
Botanic
69
Botanic
amerika'nın kuzeybatısı ve kanada'nın güneybatısına özgü, yoğun bir şekilde kümelenmiş dik yaprakları ve sarı çiçekleri olan bir ot
haplopappus acaulis
n.
70
Botanic
amerika'nın kuzeybatısı ve kanada'nın güneybatısına özgü, yoğun bir şekilde kümelenmiş dik yaprakları ve sarı çiçekleri olan bir ot
stemless golden weed
n.
71
Botanic
amerika'nın kuzeybatısı ve kanada'nın güneybatısına özgü, yoğun bir şekilde kümelenmiş dik yaprakları ve sarı çiçekleri olan bir ot
stenotus acaulis
n.
72
Botanic
yapısında yoğun şekilde ağır metallerin bulunduğu bir bitki
hyperaccumulator
n.
Breeding
73
Breeding
hayvanları çitle çevrili dar alana kapatarak kısa süreli ve yoğun bir şekilde otlatma
folding [uk]
n.
History
74
History
moğol hükümdarı cengiz han tarafından hizmete sokulup yoğun bir şekilde kullanılan ve büyütülen, daha sonraki hükümdarlar tarafından da kullanılan posta sistemi
yam [mongolian]
n.
Religious
75
Religious
kendini yoğun bir şekilde dine adama ile ilgili
theopathetic
adj.
76
Religious
kendini yoğun bir şekilde dine adamaya ait
theopathetic
adj.
77
Religious
kendini yoğun bir şekilde dine adayan
theopathetic
adj.
78
Religious
kendini yoğun bir şekilde dine adama ile ilgili
theopathic
adj.
79
Religious
kendini yoğun bir şekilde dine adamaya ait
theopathic
adj.
80
Religious
kendini yoğun bir şekilde dine adayan
theopathic
adj.
Military
81
Military
diğer nükleer bombalara kıyasla, yoğun nötron ve gama ışını salınımı, daha düşük basınç dalgası ve daha az artık radyasyon ortaya çıkaracak şekilde tasarlanmış bir nükleer silah
n-bomb
n.
Archaic
82
Archaic
yoğun bir şekilde
solidly
adv.
Slang
83
Slang
başka bir eserden yoğun şekilde etkilenmiş eser
rip-off
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yoğun şekilde
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy