|
- The problems you had with your father may provide a clue as to why you developed an anxiety disorder.
- Babanızla yaşadığınız sorunlar, neden anksiyete bozukluğu geliştirdiğinize dair fikir verebilir.
- Has anyone got a clue what it is like to lamb a flock of sheep day and night?
- Gece gündüz bir koyun sürüsünü gütmenin nasıl bir şey olduğu hakkında bir fikri olan var mı?
- I have no clue who you are.
- Kim olduğun hakkında hiçbir fikrim yok.
- Tom had no clue what to do.
- Tom'un ne yapacağına dair hiçbir fikri yoktu.
- You don't have a clue what you're talking about.
- Neden bahsettiğin hakkında en ufak bir fikrin yok.
- You have no clue what you are doing, do you?
- Ne yaptığın hakkında en ufak bir fikrin yok, değil mi?
- He has no clue.
- Onun hiçbir fikri yok.
- Tom has no clue what to do.
- Tom'un ne yapacağına dair hiçbir fikri yok.
- I have no clue what Tom is talking about.
- Tom'un neden bahsettiği hakkında hiçbir fikrim yok.
- I don't have a clue.
- Hiçbir fikrim yok.
- I didn't have a clue.
- Hiçbir fikrim yoktu.
- We have no clue where he is.
- Onun nerede olduğu hakkında bir fikrimiz yok.
- Tom certainly doesn't have any clue about how things work around here.
- Tom'un buralarda işlerin nasıl yürüdüğü hakkında hiçbir fikri yok.
- I have no clue what you're talking about.
- Neden bahsettiğin hakkında hiçbir fikrim yok.
- I had no clue.
- Hiçbir fikrim yoktu.
- I have no clue.
- Hiçbir fikrim yok.
- I had no clue what to do.
- Ne yapacağıma dair hiçbir fikrim yoktu.
- He has no clue.
- Onun hiç fikri yok.
- I haven't got a clue.
- Hiçbir fikrim yok.
- Mary doesn't have a clue about what she should say to him.
- Mary'nin ona ne söylemesi gerektiği hakkında en ufak bir fikri yok.
- Sami had no clue.
- Sami'nin hiçbir fikri yoktu.
- I have no clue what you're going to do.
- Ne yapacağına dair hiçbir fikrim yok.
- She didn't have a clue about anything.
- Hiçbir şey hakkında en ufak bir fikri yoktu.
- I have absolutely no clue.
- Hiçbir fikrim yok.
- I don't have the slightest clue.
- En ufak bir fikrim yok.
- Tom doesn't have a clue, does he?
- Tom'un hiçbir fikri yok, değil mi?
- Liisa didn't have a clue what to do.
- Liisa'nın ne yapacağına dair hiçbir fikri yoktu.
- You don't have a clue.
- Hiçbir fikrin yok.
- I don't have a clue.
- Bir fikrim yok.
- Tom doesn't have a clue.
- Tom'un hiçbir fikri yok.
- I have no clue what you're going to do.
- Ne yapacağın hakkında hiçbir fikrim yok.
Show More (28)
|
|
- I'll give you a clue, it has wings!
- Size bir ipucu vereyim, kanatları var!
- The police officers have found a clue which is enough for a life sentence.
- Polis memurları müebbet hapis cezası aldırmaya yetecek bir ipucu buldular.
- Diatomaceous earth common or not, it's a clue.
- Diyatomlu toprak yaygın olsun ya da olmasın, bu bir ipucudur.
- Diatomaceous earth common or not, it's a clue.
- Diyatomlu toprak yaygın olsun ya da olmasın, bu bir ipucu.
- That may be an important clue.
- Bu önemli bir ipucu olabilir.
- She didn't have a clue about anything.
- Onun hiçbir şey hakkında bir ipucu yoktu.
- The police found no clue.
- Polis hiçbir ipucu bulamadı.
- We have no clue where he is.
- Nerede olduğuna dair hiçbir ipucumuz yok.
- You've missed an important clue.
- Önemli bir ipucunu kaçırdınız.
- Do you have any clue to the mystery?
- Bu gizemle ilgili bir ipucunuz var mı?
- Police were trying to find any kind of clue.
- Polis herhangi bir ipucu bulmaya çalışıyordu.
- That was the first clue.
- Bu ilk ipucuydu.
- You don't have a clue, do you?
- Bir ipucun yok, değil mi?
- That was the first clue.
- O ilk ipucuydu.
- You've missed an important clue.
- Önemli bir ipucunu kaçırdın.
- Police were trying to find any kind of clue.
- Polis her türlü ipucunu bulmaya çalışıyordu.
- I have no clue what Tom is talking about.
- Tom'un ne hakkında konuştuğuna dair hiçbir ipucum yok.
- Give me a clue.
- Bana bir ipucu ver.
- I haven't got a clue.
- Bir ipucum yok.
- Sami had no clue.
- Sami'nin hiçbir ipucu yoktu.
- Tom has no clue what to do.
- Tom'un ne yapacağına dair bir ipucu yok.
- Tom doesn't have a clue.
- Tom'un bir ipucu yok.
- I didn't have a clue.
- Bir ipucum yoktu.
- Tom certainly doesn't have any clue about how things work around here.
- Tom'un kesinlikle buradaki şeylerin nasıl işlediği hakkında bir ipucu yok.
- Liisa didn't have a clue what to do.
- Liisa'nın ne yapacağına dair bir ipucu yoktu.
- Do you think that's a clue?
- Onun bir ipucu olduğunu düşünüyor musun?
- You have missed an important clue.
- Önemli bir ipucunu kaçırdın.
- Do you think that's a clue?
- Sence bu bir ipucu mu?
- I don't have the slightest clue.
- En ufak bir ipucum yok.
Show More (26)
|
