let - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
let izin vermek v.
  • Don't let her suffer from my mistakes, she pleaded.
  • Benim hatalarım yüzünden acı çekmesine izin verme, diye yalvardı.
  • I let him use my computer for the day.
  • Bugünlük bilgisayarımı kullanmasına izin verdim.
  • Why would you let him leave the house after midnight?
  • Neden gece yarısından sonra evden çıkmasına izin verdin?
Show More (1704)
let bırakmak v.
  • Let me just speak for myself, for God's sake.
  • Bırakın da derdimi kendim bir anlatayım yahu.
  • Let us not leave them just to get on with it!
  • Sırf devam etmek için onları bırakmayalım!
  • Let us not leave it there.
  • Bunu orada bırakmayalım.
Show More (260)
let vermek v.
  • If I have any more questions, I'll let you know.
  • Başka sorum olursa, size haber veririm.
  • I'll let you in on a little secret.
  • Sana küçük bir sır vereceğim.
  • If you hear anything new from him, please let me know about it.
  • Ondan yeni bir şey duyarsanız, lütfen bana haber verin.
Show More (16)
let müsaade etmek v.
  • Let me answer with due stringency.
  • Müsaade edin, gereken titizlikle cevap vereyim.
  • And never let other people trade on behalf of you.
  • Ve asla başkalarının sizin adınıza işlem yapmasına müsaade etmeyin.
  • I'm not going to let Tom push me around.
  • Tom'un beni itip kakmasına müsaade etmeyeceğim.
Show More (3)
let kiralamak v.
  • She let her studio apartment to a lawyer.
  • Stüdyo dairesini bir avukata kiralamış.
  • I want to let this room to a student.
  • Bu odayı bir öğrenciye kiralamak istiyorum.
Show More (-1)
let kiralık n.
  • I'm looking for a short-term let for my son.
  • Oğlum için kısa dönemli bir kiralık arıyorum.
Show More (-2)
let -cık suf.
  • The booklet explains how to care for your teeth properly.
  • Bu kitapçıkta dişlerinizin bakımını nasıl yapacağınız anlatılıyor.
Show More (-2)
let koyvermek v.
  • You've let yourself go.
  • Kendini koyverdin.
Show More (-2)