mature - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
mature olgun adj.
  • They are emotionally mature parents who can handle this situation.
  • Onlar duygusal açıdan bu durumla başa çıkabilecek kadar olgun ebeveynlerdir.
  • He was a silver fox in his mature years.
  • Olgun çağlarında kır saçlı ve çekici bir adammış.
  • Many mature industries are failing today, which means we need new ones.
  • Bugün birçok olgun sektör başarısız oluyor, bu da yeni sektörlere ihtiyacımız olduğu anlamına geliyor.
Show More (52)
mature olgunlaşmak v.
  • This seedling will mature into a beautiful weeping willow tree.
  • Bu fide olgunlaşarak güzel bir ağlayan söğüt ağacına dönüşecektir.
  • He matured a lot while he was at boarding school.
  • Yatılı okulda okurken çok olgunlaştı.
  • He left the barrel of whiskey to mature.
  • Viski fıçısını olgunlaşmaya bırakmış.
Show More (12)
mature yetişkin adj.
  • The dictator died after watching his favorite mature film.
  • Diktatör, en sevdiği yetişkin filmini izledikten sonra öldü.
  • The following program is intended only for mature audiences.
  • Aşağıdaki program sadece yetişkin izleyiciler için hazırlanmıştır.
Show More (-1)
mature dinlendirilmiş (şarap) adj.
  • Our exclusive mature wines are highly sought-after.
  • Özel dinlendirilmiş şaraplarımız oldukça rağbet görüyor.
Show More (-2)
mature olgunluk dönemine ait adj.
  • Her mature work sold for over 2 million apiece.
  • Olgunluk dönemi eserlerinin tanesi 2 milyonun üzerinde satılmıştır.
Show More (-2)
mature vadesi dolmuş adj.
  • He cashed in mature bonds in his possession.
  • Elindeki vadesi dolmuş bonoları nakde çevirdi.
Show More (-2)
mature büyümüş adj.
  • Tommy is mature enough to travel on his own.
  • Tommy kendi başına seyahat edebilecek kadar büyüdü.
Show More (-2)
mature vadesi dolmak v.
  • Bonds stop paying interest when they mature.
  • Tahviller vadeleri dolduğunda faiz ödemeyi durdurur.
Show More (-2)