Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Traducción
Sinónimo
Frases
Herramientas
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Traducción
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
consultant of police practices
(orman hukukunda) yakacak olarak yaş ağaç kesme ayrıcalığı
iki (birden fazla)iş birden yürütmek
lothalnet iletişim kulesi e-272
bigfin eelpout
cook shop [us]
başka eyalette belirli süre yaşayan kimse
land speculation
monsoon rains
inholding
badly want
(fermentasyonu durdurmak için) oolog çayını demlemek
northern watersnake
şehvete düşkün adam
organisation européenne pour la recherche nucléaire
yapışkan veya yağlı bir şeyle pisletmek
baptisie bleue
mekanik eleme
the ring (district)
relative exchange rates
hiçbir şey yapılmadı/değişmedi
intermédiaires s'abstenir
kımıldayarak ilerlemek
dört başı mamur bir iş çıkarmış olmak
jab with the elbow
önceden verilen
Historia
Frases
Significados de
"önceden verilen"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
önceden verilen
forehand [obsolete]
adj.
Significados de
"önceden verilen"
con otros términos en diccionario inglés turco: 11 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
önceden çeşitli ülkelerde yüksek rütbeli devlet görevlilerine verilen onursal bir unvan
marshall
n.
2
General
önceden verilen karar
preelection
n.
3
General
önceden verilen karar
pre-election
n.
4
General
önceden verilen bir kararla ilgili tereddüt etmeye başlamak
have second thoughts about
v.
5
General
önceden karar verilen
prejudicate [obsolete]
adj.
Trade/Economic
6
Trade/Economic
önceden belirlenmiş satış hedefini geçen satış temsilcisine verilen prim
sales incentive
n.
Chemistry
7
Chemistry
önceden element olarak kabul edilen alümin ya da zirkonya gibi metal oksitlere verilen ad
earth
n.
Sport
8
Sport
yarışmadaki tüm yarışmacıların şansını eşitlemek için daha zayıf olana önceden verilen belirli sayıdaki puan
odds
n.
9
Sport
yarışmadaki tüm yarışmacıların şansını eşitlemek için daha zayıf olana önceden verilen puan avantajı
odds
n.
Music
10
Music
aynı anda hem mikrofona verilen sesleri hem de önceden kaydedilmiş müziği çalan bir makine
karaoke machine
n.
Archaic
11
Archaic
önceden verilen karar
predetermination
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of önceden verilen
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy