açıcı - Turco Inglés Diccionario

açıcı

Significados de "açıcı" en diccionario inglés turco : 9 resultado(s)

Turco Inglés
General
açıcı opener n.
One of the problems may be just a noisy door opener.
Sorunlardan biri sadece gürültülü bir kapı açıcı olabilir.

More Sentences
açıcı willow n.
açıcı extensor n.
açıcı expander n.
açıcı opening adj.
Technical
açıcı uncoiler n.
Textile
açıcı clamp opener claw n.
açıcı willow n.
açıcı opener n.

Significados de "açıcı" con otros términos en diccionario inglés turco: 176 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
iştah açıcı appetizing adj.
The ingredients list is very appetizing.
Malzeme listesi oldukça iştah açıcı.

More Sentences
iştah açıcı appetising adj.
iştah açıcı savory adj.
iştah açıcı savoury adj.
General
iştah açıcı appetizer n.
Hunger is the best appetizer.
Açlık en iyi iştah açıcıdır.

More Sentences
ufuk açıcı stimulating adj.
It might be stimulating to hear a couple of remarks concerning this discrepancy.
Bu tutarsızlığa ilişkin birkaç açıklama duymak ufuk açıcı olabilir.

More Sentences
iç açıcı pleasant adj.
The difficulty is that the situation is not at all pleasant.
Zorluk şu ki, durum hiç de iç açıcı değil.

More Sentences
iç açıcı heartwarming adj.
The story Tom told was very heartwarming.
Tom'un anlattığı hikaye çok iç açıcıydı.

More Sentences
Idioms
iç açıcı heartwarming adj.
The story Tom told us was very heartwarming.
Tom'un bize anlattığı hikaye çok iç açıcıydı.

More Sentences
Gastronomy
iştah açıcı appetizing adj.
Nitrates help processed meat look more appetizing.
Nitratlar işlenmiş etin daha iştah açıcı görünmesine yardımcı olur.

More Sentences
Sport
iştah açıcı appetizing adj.
When it comes to food photography, more saturated, warm colors tend to be more appetizing.
Yemek fotoğrafçılığı söz konusu olduğunda, daha doygun, sıcak renkler daha iştah açıcı olma eğilimindedir.

More Sentences
General
iştah açıcı aperitif n.
çukur açıcı dibber n.
iştah açıcı yiyecek appetizer n.
iştah açıcı şey appetizer n.
iştah açıcı whet n.
iştah açıcı appetiser n.
delik açıcı holer n.
iştah açıcı içki aperitif n.
iştah açıcı yiyecek appetiser n.
iştah açıcı şey appetiser n.
lavabo açıcı drain opener n.
çığır açıcı bilgi breakthrough information n.
çığır açıcı çalışma seminal work n.
saç açıcı detangler n.
iştah açıcı yiyecek teaser n.
göz açıcı deneyim eyeopener n.
saç rengi açıcı blondine n.
yiv açıcı rifler n.
oluk açıcı rifler n.
klozet açıcı tel closet auger n.
delik açıcı pricker n.
iç açıcı dumbo n.
yol açıcı pathbreaker n.
(saç tellerini) açıcı veya boyadan izole etmek için folyo parçalarına sarmak foil v.
iştah açıcı piquant adj.
iştah açıcı appetitive adj.
ufuk açıcı seminal adj.
iştah açıcı savory adj.
iştah açıcı savoury adj.
iç açıcı olmayan bleak adj.
iç açıcı cheering adj.
çığır açıcı path-breaking adj.
iştah açıcı morish adj.
iştah açıcı moreish adj.
iç açıcı olmayan underwhelming adj.
iç açıcı olmayan stark adj.
iştah açıcı appetising adj.
ufuk/zihin açıcı eye-opening adj.
çığır açıcı innovative adj.
iç açıcı fresh adj.
iç açıcı balmy adj.
iştah açıcı yummy adj.
iç açıcı handsome adj.
ufuk açıcı heady adj.
iç açıcı guidwillie [scotland] adj.
iştah açıcı gusty [scotland] adj.
göz açıcı disillusive adj.
göz açıcı disillusioning adj.
göz açıcı disillusionary adj.
ufuk açıcı inspiring adj.
iştah açıcı savourly adj.
iştah açıcı savorly adj.
iştah açıcı savourly [rare] adj.
iştah açıcı orectic adj.
iştah açıcı sipid adj.
iştah açıcı bir şekilde piquantly adv.
iştah açıcı şekilde savoringly adv.
iştah açıcı bir halde appetizingly adv.
iştah açıcı olan tastily adv.
iştah açıcı biçimde appetisingly adv.
iştah açıcı biçimde appetizingly adv.
iştah açıcı bir halde appetisingly adv.
iştah açıcı bir şekilde savorly adv.
Colloquial
iştah açıcı app n.
iştah açıcı olma yumminess n.
çok iç açıcı real gone adj.
iç açıcı in the groove adj.
iştah açıcı yummo adj.
Idioms
iç açıcı bir yer/durum a bed of roses n.
iç açıcı heart-warming adj.
pek iç açıcı bir görüntü değil not a pretty sight expr.
Industry
düğme deliği açıcı buttonholer n.
Technical
supap açıcı valve opener n.
vida dişi açıcı thread chaser n.
kumaş açıcı cloth expander n.
enine açıcı expander n.
enine açıcı temple n.
devre açıcı breaker points n.
oyuk açıcı groover n.
çentik açıcı aygıt indenter n.
çentik açıcı penetrasyon indenter penetration n.
devre açıcı-kesici contactor n.
devre açıcı role circuit openning relay n.
halat açıcı rope opener n.
salınımlı açıcı oscillating expander n.
kenar açıcı selvedge spreader n.
halat açıcı rope scutcher n.
koza açıcı cocoon opener n.
bukle açıcı detangler n.
kangal açıcı decoiler n.
açıcı röle decoiler roller n.
diş açıcı tapper n.
oluk açıcı corrugator n.
yiv açıcı fluter n.
çığır açıcı seminal adj.
Computer
paket açıcı packet disassembler n.
Informatics
paket kurucu/açıcı packet assembler/disassembler n.
Telecom
paket kurucu/açıcı packet assembler/disassembler n.
Electric
karbon devre açıcı carbon circuit breaker n.
elektrikli açıcı electric operator n.
bobin açıcı decoiler n.
Mechanic
musluk açıcı tapper n.
delik açıcı tapper n.
sağ dişli vidayı kesecek şekilde tasarlanmış (vida dişi açıcı) right-hand adj.
Textile
tansiyon açıcı gimp release pin n.
açıcı silindir garnitürü opening roller clothing n.
kurve tansiyon açıcı tension release cam piece n.
kumaş açıcı cloth expander n.
koza açıcı cocoon opener n.
enine açıcı temple n.
halat açıcı rope scutcher n.
halat açıcı rope opener n.
enine açıcı expander n.
salınımlı açıcı oscillating expander n.
salınımlı açıcı oscillating stretcher n.
Construction
hendek açıcı ditchdigger n.
Automotive
gaz kelebeği açıcı throttle opener n.
devre açıcı röle circuit opening relay n.
Medical
açıcı kas extensor n.
açıcı kas extensor muscle n.
iştah açıcı whet n.
damar açıcı ilaç vasodilator n.
iştah açıcı veya acıktıran ilaç esurine n.
simaroubaceae familyasına mensup ağaçların iştah açıcı olarak kullanılan kabuğu simarouba n.
iştah açıcı appetite-stimulant adj.
iştah açıcı appetite-stimulating adj.
tıkanıklık açıcı decongestant adj.
burun tıkanıklığı açıcı decongestant adj.
Pathology
elin açıcı kaslarında meydana gelen felç hand drop n.
Pharmaceutics
periferik kan damarlarının spazmlarını tedavi etmekte kullanılan bir damar açıcı ilaç tolazoline n.
göğüs ağrısı tedavisinde kullanılan damar açıcı bir ilaç amyl nitrate n.
Gastronomy
iştah açıcı çerez relish n.
genellikle bir aperitif ile veya alkolün yanında servis edilen, yunan ve orta doğu mutfaklarına özgü iştah açıcı yiyecek meze n.
yunan ve orta doğu mutfaklarına özgü iştah açıcı yiyecek mezze n.
kokteyllerde kanepe içerisinde veya kraker üzerinde servis edilen iştah açıcı meze hors doeuvre n.
iştah açıcı yemek delectable n.
banılmaya uygun iştah açıcı meyve suyu gravy [dialect] n.
iştah açıcı appetising adj.
iştah açıcı mouthwatering adj.
iştah açıcı şekilde mouthwateringly adv.
Biochemistry
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini vitamin b1 n.
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini aneurin n.
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini antiberiberi factor n.
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini thiamine n.
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini thiamin n.
Agriculture
nacak tip çizi açıcı runner opener n.
disk çizi açıcı coulter opener n.
çizi açıcı opener n.
kazayağı tipi çizi açıcı wide sweep opener n.
çapa tipi çizi açıcı hoe opener n.
çift diskli çizi açıcı double disk opener n.
çizel tipi çizi açıcı chisel opener n.
üç diskli çizi açıcı triple disk opener n.
balta tipi çizi açıcı stub-runner opener n.
toprak açıcı soil opener n.
bazı mibzerlerde ve ekim makinelerinde kullanılan takoz şeklinde bir oluk açıcı shoe n.
Sport
iştah açıcı appetising adj.
Printery
elyaf açıcı fiberizer n.
elyaf topaklarını açıcı deflaker n.
ince elyaf açıcı fine deflaker n.
elyaf açıcı disintegrator n.
elyaf açıcı defibrator n.
açıcı vals spreading roll n.
açıcı vals spreader roll n.
Reptiles
toprakta oyuk açıcı küçük memelilerle beslenen bir yılan gopher snake (pituophis melanoleucus) n.