Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
Psychology | ||||
Psychology | beyin ölümü | brain death n. | ||
Students discussed the problem of brain death for a long time. Öğrenciler uzun süre beyin ölümü sorununu tartıştı. More Sentences |
||||
Medical | ||||
Medical | beyin ölümü | cerebral death n. |
Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | beyin ölümü gerçekleşmiş | brain dead adj. | ||
Tom has been declared brain dead. Tom'un beyin ölümünün gerçekleştiği açıklandı. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | beyin ölümü gerçekleşmek | be brain dead v. | ||
Layla's mother was brain dead. Layla'nın annesinin beyin ölümü gerçekleşmişti. More Sentences |
||||
General | ||||
General | beyin ölümü ile nitelenen | brain-dead adj. | ||
General | beyin ölümü gerçekleşmiş | dead adj. | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | beyin ölümü gerçekleşmiş olmak | be brain dead v. | ||
Colloquial | beyin ölümü gerçekleşmiş | brain dead adj. | ||
Medical | ||||
Medical | beyin ölümü konsepti | concept of brain death n. | ||
Medical | beyin ölümü deklarasyonu | brain death declaration n. | ||
Medical | beyin ölümü tespit komitesi | committee for determination of brain death n. | ||
Medical | beyin ölümü tanı kriterleri | criteria for the diagnosis of brain death n. | ||
Medical | organ aktarımlarında beyin ölümü | brain death in organ donation n. |