Historia

gerçekler

Significados de "gerçekler" en diccionario inglés turco : 2 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Colloquial
1	Colloquial	gerçekler	book n.
Idioms
2	Idioms	gerçekler	facts on the ground n.

Significados de "gerçekler" con otros términos en diccionario inglés turco: 47 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	doğrulanabilir gerçekler	verifiable facts n.
2	General	basit ancak en hayati gerçekler ve ilkeler	bare bones n.
3	General	hayatla ilgili gerçekler	the truths about life n.
4	General	somut gerçekler	cold facts n.
5	General	fiili gerçekler	the facts on the ground n.
6	General	arka plandaki gerçekler/olaylar	factual background n.
7	General	önemli gerçekler	key facts n.
8	General	çıplak gerçekler	bare fact n.
9	General	acı gerçekler	hard truths n.
10	General	acı/zalim/acımasız gerçekler	brutal facts n.
11	General	gerçekler kitabı	factbook n.
12	General	olgusal gerçekler kitabı	factbook n.
13	General	ilginç gerçekler	fun facts n.
14	General	rakamlarla gerçekler	facts and figures n.
15	General	olağandışı gerçekler	esoterica n.
16	General	ezoterik gerçekler	esoterica n.
17	General	gerçekler, fikirler, duygular yerine kelimelerle ilgilenen kimse	verbalist n.
18	General	gerçekler bilinmeden yapılan şey	blind man’s buff n.
19	General	gerçekler bilinmeden yapılan bir şey	blindman's bluff n.
20	General	anımsanmaktan kaçınılan akla geldikçe üzüntü veren gerçekler	home truths n.
21	General	gerçekler ile bağdaşmayan şey	solecism n.
Phrases
22	Phrases	bu gerçekler ışığında	given these realities expr.
23	Phrases	bu gerçekler göz önüne alındığında	given these realities expr.
24	Phrases	gerçekler acıdır	facts are stubborn things expr.
Colloquial
25	Colloquial	gizli gerçekler	book n.
26	Colloquial	gerçekler ortaya çıkar	the truth will get out expr.
27	Colloquial	gerçekler açığa çıkar	the truth will get out expr.
28	Colloquial	gerçekler su yüzüne çıkar	the truth will get out expr.
Idioms
29	Idioms	bir konuya ait tüm ayrıntılar/gerçekler/noktalar	chapter and verse n.
30	Idioms	asıl gerçekler	facts on the ground n.
31	Idioms	ortadaki gerçekler	facts on the ground n.
32	Idioms	fiili gerçekler	facts on the ground n.
33	Idioms	gerçekler birinin yüzüne tokat gibi inmek	come (back) down to earth (with a bang, bump) v.
34	Idioms	gerçekler yüzüne tokat gibi inmek	come down to earth v.
35	Idioms	gerçekler yüzüne tokat gibi inmek	come down to earth with a bump v.
36	Idioms	gerçekler ortada	the facts speak for themselves expr.
37	Idioms	gerçekler acıdır	truth is bitter expr.
Speaking
38	Speaking	gerçekler acıdır	the truth hurts expr.
Politics
39	Politics	alternatif gerçekler	alternative facts n.
40	Politics	diğer/öteki gerçekler	alternative facts n.
41	Politics	çarpıtılmış/değiştirilmiş gerçekler	alternative facts n.
Computer
42	Computer	şaşırtan gerçekler	fast facts n.
Literature
43	Literature	bir kurguda belirtilmeyen ama takipçiler tarafından tahmin yürütülen gerçekler	headcanon n.
Latin
44	Latin	gerçekler nefreti besler	veritas odium parit n.
Modern Slang
45	Modern Slang	alternatif gerçekler	alt-facts (alternative facts) n.
46	Modern Slang	diğer/öteki gerçekler	alt-facts (alternative facts) n.
47	Modern Slang	çarpıtılmış/değiştirilmiş gerçekler	alt-facts (alternative facts) n.