gevrek - Turco Inglés Diccionario
Historia

gevrek



Significados de "gevrek" en diccionario inglés turco : 28 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
gevrek crispy adj.
gevrek crunchy adj.
gevrek crisp adj.
gevrek brittle adj.
General
gevrek shortcake n.
gevrek cracker n.
gevrek biscuit n.
gevrek fragile adj.
gevrek rusk adj.
gevrek short adj.
gevrek crumbly adj.
gevrek tender adj.
gevrek friable adj.
gevrek crusty adj.
gevrek unmalleable adj.
gevrek flaky adj.
gevrek brash adj.
gevrek brotel adj.
gevrek scrunchie adj.
gevrek scrunchy adj.
gevrek crump adj.
gevrek crumpy [dialect] adj.
gevrek crup adj.
Technical
gevrek brittle adj.
Construction
gevrek brittle adj.
Automotive
gevrek brittle adj.
Food Engineering
gevrek brittle adj.
Geology
gevrek rotten adj.

Significados de "gevrek" con otros términos en diccionario inglés turco: 89 resultado(s)

Turco Inglés
General
kahvaltılık gevrek cereals n.
gevrek davranış brittle behaviour n.
bir çeşit gevrek melba toast n.
gevrek bir bisküvi snap n.
kahvaltılık gevrek cereal n.
kahvaltılık gevrek cornflakes n.
gevrek bisküvi cracknel n.
kahvaltılık gevrek/tahıl kasesi cereal bowl n.
kahvaltılık gevrek/tahıl kutusu cereal box n.
kahvaltılık gevrek breakfast cereal n.
sert ve gevrek bir tür bisküvi crackling [dialect] [uk] n.
gevrek olma flakiness n.
gevrek olmak embrittle v.
gevrek yapmak embrittle v.
gevrek hale getirmek make brittle v.
gevrek gevrek gülmek laugh in crisp tones v.
ince ve gevrek bir gofrete benzeyen wafer-like adj.
gevrek ve kırılgan crackly adj.
ince ve gevrek parçalar oluşturan flaky adj.
(odun, ahşap) gevrek spalt [dialect] adj.
gevrek bir şekilde crunchily adv.
gevrek bir halde crackly adv.
Idioms
enerji toplamak (wheaties isminde bir kahvaltılık gevrek için yapılan reklamdaki "şampiyonların kahvaltısı" ifadesine istinaden türetilmiş bir ifade) eat (one's) wheaties v.
Technical
gevrek bakır dry copper n.
gevrek benzeri davranım quasibrittle behaviour n.
gevrek metal brittle metal n.
gevrek davranım brittle behaviour n.
gevrek gereç brittle material n.
gevrek demir brittle iron n.
gevrek malzeme brittle material n.
gevrek erozyon davranımı brittle erosion behaviour n.
griffith'in gevrek kırılma kuramı griffith theory of brittle fracture n.
gevrek işgörmezlik brittle failure n.
gevrek kırılma brittle fracture n.
gevrek formasyon friable formation n.
gevrek kırılım brittle fracture n.
gevrek yapı brittle structure n.
gevrek alumina fryable alumina n.
gevrek gümüş cevheri brittle silver ore n.
gevrek kaplama brittle coating n.
gevrek çatlak ilerlemesi brittle crack propagation n.
gevrek katı brittle solid n.
gevrek çatlak brittle crack n.
kavurarak gevrek duruma getirme calcination n.
kızıl gevrek red hot n.
soğuk gevrek cold short n.
sıcak gevrek hot short n.
sünek-gevrek geçiş sıcaklığı ductile-brittle transition temperature n.
sünek-gevrek geçişi ductile-brittle transition n.
Construction
gevrek kırılma brittle fracture n.
gevrek göçme brittle failure n.
gevrek malzeme britte material n.
Gastronomy
mayasız gevrek bir tür bisküvi abernethy n.
geleneksel olarak badem ile yapılan ve kavisli bir şekle sahip ince ve gevrek kurabiye tuile n.
geleneksel olarak badem ile yapılan ve kavisli bir şekle sahip ince ve gevrek kurabiye tuille n.
dışı gevrek ve içi dolgulu olan ispanyol ya da latin amerika böreği empanada n.
kabuğu kırmızı, etli kısmı beyaz ve gevrek olan bir elma çeşidi macoun n.
tereyağı, esmer şeker gibi malzemelerle hazırlanan bir tür sert ve gevrek şekerleme butterscotch n.
domuz, hindi, ördek veya kaz derisinin kızartılarak yağının lifli dokudan ayrılmasıyla kalan gevrek artık crackle n.
gevrek kızartılmış domuz yağı parçaları cracknel [us] [canada] n.
gevrek bir tür hamur işi croquante n.
gevrek bir tür hamur işi croquignole n.
içinde yiyecek servis edilen, ekmekten yapılmış gevrek kap croustade n.
ince ve gevrek bir italyan kurabiyesi pizzelle n.
genellikle krema veya dondurma gibi tatlılarla servis edilen şekerli gevrek gofret gaufrette n.
bol baharatlı küçük ve gevrek kurabiye spice nut n.
bol baharatlı küçük ve gevrek kek spicenut n.
gevrek derili crackled adj.
Chemistry
sert ve gevrek bir metal elementi kobalt n.
gevrek taş rotten stone n.
silisyum içeren gevrek yapılı bir taş rotten stone n.
Botanic
gevrek eğrelti bladder fern (cystoperis fragilis) n.
kırmızı kabuklu gevrek bir elma çeşidi mcintosh n.
gevrek eğrelti brittle bladder fern n.
gevrek eğrelti brittle fern n.
gevrek eğrelti fragile fern n.
gevrek eğrelti cystopteris fragilis n.
rhode island'a özgü, sarımsı yeşil bir kabuğu olan gevrek bir elma çeşidi rhode island greening n.
(lahanaya benzer) top yapraklı, gevrek bir marul çeşidi iceberg lettuce n.
gevrek söğüt benzeri bitki crack willow n.
gevrek yeşil bezelye sugar snap pea n.
kuru ve gevrek (tütün yaprakları) shattery adj.
Forestry
gevrek söğüt salix fragilis n.
gevrek söğüt brittle willow n.
gevrek söğüt snap willow n.
gevrek söğüt crack willow n.
Geology
gevrek davranış ductile behavior n.
gevrek kayaç brittle rock n.
gevrek deformasyon brittle deformation n.