Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Historia
grup halinde
Significados de
"grup halinde"
en diccionario inglés turco : 2 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
grup halinde
flockmel
adv.
Phrases
2
Phrases
grup halinde
as one
expr.
Significados de
"grup halinde"
con otros términos en diccionario inglés turco: 46 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
grup halinde sözde ciddi bir maksatla seyahat etme
junketing
n.
2
General
(insanları, hayvanları) grup halinde bir araya getirmek
herd together
n.
3
General
büyük bir grup halinde ileri götürmek
herd
v.
4
General
büyük bir grup halinde ilerletmek
herd
v.
5
General
basılan sayfaları grup halinde üretmek
gang (up)
v.
6
General
grup halinde haldır huldur ilerlemek
pile
v.
7
General
grup halinde toplanmak
gather together
v.
8
General
grup halinde yaşama eğilimi gösteren
gregarious
adj.
Phrasals
9
Phrasals
sürü/grup halinde toplamak
herd someone together
v.
10
Phrasals
grup/sürü halinde (bir şeye/yere) girmek
troop into (something or some place)
v.
11
Phrasals
grup/sürü halinde (bir şeye/yere) girmek
troop in (something or some place)
v.
12
Phrasals
grup/sürü halinde (bir şeye) girmek
troop into (something)
v.
13
Phrasals
grup/sürü halinde (bir şeye) girmek
troop in (something)
v.
14
Phrasals
birilerini/bir şeyleri grup halinde bir araya getirmek
herd someone or something together
v.
15
Phrasals
birilerini/bir şeyleri sürü/grup halinde toplamak
herd someone or something together
v.
16
Phrasals
(bir şey/bir yer) boyunca grup halinde/grupça/topluca yürümek
troop across (something or some place)
v.
17
Phrasals
(bir şeyden/bir yerden) grup halinde/grupça/topluca yürüyerek geçmek
troop across (something or some place)
v.
18
Phrasals
boyunca grup halinde/grupça yürümek
troop across
v.
19
Phrasals
'-den grup halinde yürüyerek geçmek
troop across
v.
Idioms
20
Idioms
grup halinde hareket etmenin gücü
weight of numbers
n.
21
Idioms
grup halinde varmak
arrive (some place) in a body
v.
22
Idioms
grup halinde varmak
reach (some place) in a body
v.
23
Idioms
grup halinde gitmek
travel in a body
v.
24
Idioms
insanları/hayvanları kalabalık bir grup halinde bir araya toplamak/getirmek
bring someone or something out in droves
v.
25
Idioms
grup halinde gelmek/hareket etmek
come in a body
v.
Trade/Economic
26
Trade/Economic
bir grup halinde yapılan mal satın alımı
basket purchase
n.
27
Trade/Economic
grup halinde satın alma
basket purchase
n.
28
Trade/Economic
grup halinde nakliyat
groupage
n.
29
Trade/Economic
grup halinde yapılan satış yapması
group selling
n.
Technical
30
Technical
grup halinde tahrik
group drive
n.
Automotive
31
Automotive
grup halinde püskürtme
batch fire
n.
Marine Biology
32
Marine Biology
aynı tür veya cins balıkların grup halinde bir arada yüzmeleri
school
n.
Zoology
33
Zoology
toynakları ayak etrafında tek dizi halinde bulunan, fil ve gergedan benzeri bir grup otçul memeli
anisodactyla
n.
34
Zoology
grup halinde yaşama eğilimi göstermeyen
ungregarious
adj.
Botanic
35
Botanic
linne sistemine göre erkeklik organları iki grup halinde birleşmiş bir bitki sınıfı
diadelphia
n.
36
Botanic
uzun sıra halinde dikilmiş bir grup çiçek
drift
n.
37
Botanic
erkeklik organları iki grup halinde birleşmiş olan
diadelphian
adj.
38
Botanic
erkeklik organları iki grup halinde birleşmiş olan (çiçek)
diadelphous
adj.
Breeding
39
Breeding
avlanırken hem grup halinde hem tek başına kullanılan bir tilki ırkı
american foxhound
n.
Social Sciences
40
Social Sciences
grup halinde alınan kararların bireysel olarak alınan kararlara oranla daha fazla risk taşıması
risky shift
n.
Military
41
Military
grup halinde açılan topçu ateşi
sheaf
n.
Hunting
42
Hunting
grup halinde saldırı
mass attack
n.
Art
43
Art
solo dansı olmayıp grup halinde dans eden dans topluluğu üyesi
figurant
n.
Slang
44
Slang
grup halinde tecavüz
clusterfuck
n.
45
Slang
grup halinde tecavüz
cluster fuck
n.
Modern Slang
46
Modern Slang
grup halinde oynanan oyunlarda bir oyuncunun grup içerisinde üstünlük/liderlik sağlamaya çalışması
alpha gaming
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of grup halinde
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy