humour - Turco Inglés Diccionario
Historia

humour

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "humour" en diccionario turco inglés : 42 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
humour n. mizah
General
humour n. mizaç
humour n. huy
humour n. ruh hali
humour n. komiklik
humour n. espri
humour n. salgı
humour n. neşe
humour n. keyif
humour n. mizah
humour n. güldürü
humour n. gülmece
humour n. espri anlayışı
humour n. şaka
humour n. halet-i ruhiye
humour n. gülünçlük
humour n. tabiat
humour n. nüktedanlık
humour n. kapris
humour n. komik olanı takdir veya ifade becerisi
humour n. komik şeyler
humour n. iyi huy
humour n. hoş mizaç
humour v. ayak uydurmak
humour v. eğlendirmek
humour v. suyuna gitmek
humour v. gönlünü yapmak
humour v. huyuna suyuna gitmek
humour v. huyuna gitmek
humour v. memnun etmek
humour v. hoşuna gitmek
humour v. güldürmek
humour v. kaprisine boyun eğmek
humour v. (birini) kırmamak
Idioms
humour v. alttan almak
Computer
humour n. mizah
Medical
humour n. hümor
Physiology
humour n. vücut sıvısı
humour n. göz sıvısı
humour n. (gözde) camsı cisim
Biology
humour n. hayvan veya bitki salgısı
Archaic
humour n. antik dönem ve orta çağ tıbbında kişinin genel sağlık durumunu belirlediğine inanılan dört temel vücut sıvısından herhangi biri

Significados de "humour" con otros términos en diccionario inglés turco: 86 resultado(s)

Inglés Turco
General
sense of humour n. espri anlayışı
sense of humour n. mizah anlayışı
humour magazine n. mizah dergisi
black humour n. kara mizah
good humour n. güleryüzlü mizaç
good humour n. güleryüzlülük
sense of humour n. mizah gücü
bathroom humour n. tuvalet ile ilgili yapılan belden aşağı şakalar
outhouse humour n. insanın tuvalet ihtiyacı ile ilgili yapılan şakalar
toilet humour n. insanın tuvalet ihtiyacı ile ilgili yapılan şakalar
toilet humour n. tuvalet ile ilgili yapılan belden aşağı şakalar
outhouse humour n. tuvalet ile ilgili yapılan belden aşağı şakalar
scatological humour n. insanın tuvalet ihtiyacı ile ilgili yapılan şakalar
scatological humour n. tuvalet ile ilgili yapılan belden aşağı şakalar
bathroom humour n. insanın tuvalet ihtiyacı ile ilgili yapılan şakalar
outhouse humour n. belden aşağı tuvalet şakaları
scatological humour n. belden aşağı tuvalet şakaları
toilet humour n. belden aşağı tuvalet şakaları
bathroom humour n. belden aşağı tuvalet şakaları
good-humour n. güleryüzlülük
gross-out humour n. belden aşağı tuvalet şakaları
good-humour n. hoş mizaç
ill-humour n. somurtgan mizaç
gross-out humour n. tuvalet ile ilgili yapılan belden aşağı şakalar
good-humour n. güleryüzlü mizaç
gross-out humour n. insanın tuvalet ihtiyacı ile ilgili yapılan şakalar
ill-humour n. huysuz mizaç
dry humour n. ince düşündürücü mizah tarzı
dry humour n. nüktecilik
a good sense of humour n. iyi bir espri anlayışı
ill-humour n. ters huy
wry humour n. kötü bir durum karşısında espri/mizah yapabilme
humour [obsolete] n. nem
humour [obsolete] n. buhar
sohf (sense of humour failure) n. gülünecek bir şeyin olmadığı durum
sohf (sense of humour failure) n. komik olmayan durum
pass over (a matter) with humour v. espriye vurmak
have a good sense of humour v. iyi bir espri yeteneğine sahip olmak
have a good sense of humour v. iyi bir espri anlayışına sahip olmak
out of humour adj. mizahtan yoksun
out of humour adj. huysuz
out of humour adj. espri anlayışı kıt
out of humour adj. canı sıkkın
out of humour adj. keyifsiz
out of humour adj. sinirli
devoid of humour adj. şakadan/espriden anlamaz
Idioms
schoolboy humour n. çocukça espri
gallows humour n. darağacı mizahı
schoolboy humour n. eşek/çocuk şakası
schoolboy humour (brit) n. ilkokul şakası
gallows humour n. kara mizah
schoolboy humour n. liseli şakası/esprisi
be out of humour v. canı sıkkın olmak
be out of humour v. hiddetli almak
be out of humour v. öfkesi burnunda olmak
be out of humour v. sinirli olmak
be out of humour v. tepesinin tası atmış olmak
feel out of humour [uk] v. hiç havasında olmamak
feel out of humour [uk] v. canı sıkkın olmak
feel out of humour [uk] v. keyifsiz hissetmek
feel out of humour [uk] v. yüzü gülmemek
feel out of humour [uk] v. mutsuz hissetmek
feel out of humour [uk] v. huysuz olmak
feel out of humour [uk] v. suratsız olmak
feel out of humour [uk] v. asabi olmak
feel out of humour [uk] v. alıngan olmak
feel out of humour [uk] v. çabuk sinirlenmek
feel out of humour [uk] v. ufacık şeylere sinirlenmek
feel out of humour [uk] v. kötü hissetmek
feel out of humour [uk] v. modu düşük olmak
be put out of humour [uk] v. canı sıkılmak
be put out of humour [uk] v. sinirlendirilmek
be put out of humour [uk] v. keyfi kaçmak
be put out of humour [uk] v. neşesi kaçmak
be put out of humour [uk] v. morali bozulmak
put (one) out of humour [uk] v. (birinin) neşesini almak
put (one) out of humour [uk] v. (birini) mutsuz etmek
put (one) out of humour [uk] v. (birini) asabi yapmak
put (one) out of humour [uk] v. (birini) kötü hissettirmek
put (one) out of humour [uk] v. (birinin) neşesini kaçırmak
put (one) out of humour [uk] v. (birinin) canını sıkmak
put (one) out of humour [uk] v. (birinin) huzurunu kaçırmak
Advertising
gsoh (good sense of humour) abrev. iyi espri anlayışı
Technical
vitreous humour n. (gözde) camsı cisim
Medical
aqueous humour n. göz sıvısı
Anatomy
vitreous humour n. (gözde) camsı cisim