kanserli - Turco Inglés Diccionario
Historia

kanserli



Significados de "kanserli" en diccionario inglés turco : 5 resultado(s)

Turco Inglés
General
kanserli suffering from cancer adj.
kanserli cancer adj.
kanserli cancerous adj.
Medical
kanserli cancered adj.
kanserli cancerous adj.

Significados de "kanserli" con otros términos en diccionario inglés turco: 45 resultado(s)

Turco Inglés
General
kanserli olmayan noncancerous adj.
Medical
kanserli plazma hücrelerinde bulunan yapı cancer body n.
bazı kanserli tümörlerde bulunan süte benzer sıvı cancer juice n.
kanserli hücrelerin cerrahi olarak temizlenmesi carcinectomy n.
(kimyasal maddelerde) kanserli dokuya olan eğilim carcinophilia n.
kanserli hücrelerin yok edilmesi carcinolysis n.
virüs bulaşmış, kanserli veya anormal hücreleri öldüren granül lenfosit hücre nk cell (natural killer cell) n.
virüs bulaşmış, kanserli veya anormal hücreleri öldüren granül lenfosit hücre natural killer cell n.
akciğer kanserli hasta lung cancer patient n.
akciğer kanserli hasta patient with lung cancer n.
cerrahi tedavi uygulanmış larenks kanserli hasta surgically treated laryngeal cancer patient n.
insan kanserli kolon dokusu human cancerous colon tissue n.
kanserli hasta cancerous patient n.
kanserli hasta cancer patient n.
kanserli sert ur scirrhi n.
kanserli ur scirrhosity n.
kanserli hücre cancerous cell n.
kanserli tümör ya da testiste anormal büyüme seminomata n.
kanserli doku cancerous tissue n.
kanserli göze inceleme cytotechnology n.
kemoterapi alan kanserli hasta cancer patient receiving chemotherapy n.
metastatik meme kanserli hasta patient with methastatic breast cancer n.
metastatik kanserli hasta patient with metastatic disease n.
operabl akciğer kanserli hasta patient with operable lung cancer n.
fibröz dokunun baskın gelmesi sonucu sertleşmiş kanserli ur schirrhus n.
kanserli sert ur oluşumu içeren anormal durum schirrhus n.
fibröz dokunun baskın gelmesi sonucu sertleşmiş kanserli ur scirrhus n.
kanserli sert ur oluşumu içeren anormal durum scirrhus n.
(kanserli hücrelerin yaptığı gibi) gereğinden fazla üretmek overexpress v.
kanserli olmayan non-cancerous adj.
sert kanserli ura ilişkin scirrhous adj.
kanserli olmayan innocent adj.
kanserli bir şekilde cancerously adv.
Pathology
normal hücreleri kanserli tümör hücrelerine dönüştüren bir gen taşıyacak şekilde genetiği oynanmış bir laboratuvar faresi tipi oncomouse® n.
kanserli sert ur skirrhus n.
Pharmaceutics
kemoterapide kanserli ve neoplastik hücreleri yok etmekte kullanılan bir ilaç thiotepa n.
halk arasında kanserli ülser tedavisinde ilaç olarak kullanılan euphorbia heterodoxa bitkisinin sütlü özü alveloz n.
halk arasında kanserli ülser tedavisinde ilaç olarak kullanılan euphorbia heterodoxa bitkisinin sütlü özü alvelos n.
kanserli hücreler yanında sağlıklı olanları da öldüren madde cytotoxic drug n.
Dermatology
güneşe aşırı maruz kalma sonucu oluşan küçük kanserli nokta sunspot [australia] n.
Veterinary
at toynağının köşeleri etrafında oluşan kanserli yara crown scab n.
Biology
normal hücreleri kanserli tümör hücrelerine dönüştüren gen transforming gene n.
normal hücreleri kanserli tümör hücrelerine dönüştüren gen oncogene n.
aslen kanserli servikal dokudan elde edilip biyomedikal araştırmalarda kullanılmak üzere saklanan, ilk sürekli olarak kültürlenmiş insan karsinomu dizisinin hücreleri hela cell n.
konak hücreleri kanserli hücrelere dönüştüren viral genler oncogene n.