kişileri - Turco Inglés Diccionario

kişileri

Significados de "kişileri" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

Turco Inglés
Computer
kişileri contacts n.

Significados de "kişileri" con otros términos en diccionario inglés turco: 80 resultado(s)

Turco Inglés
General
kayıp kişileri arayan dedektifler missing persons detectives n.
(kişi veya kişileri) kaydetme embarkment n.
bir ucu birine/bir şeye, diğer ucu da yükselebilen ve alçak uçan bir hava aracının yakalayıp havalandırdığı büyük bir balona bağlı kablo (askeri veya gizli servislerin kişileri tehlikeli durumlardan kurtarmak için kullandığı bir yöntem) skyhook n.
genellikle anekdotlara dayanan veya samimi bir dille yazılmış, odağına yazarın şahsen tanıdığı kişileri ve tanık olduğu olay veya dönemleri alan otobiyografik yazı memoir n.
seçkin bir grubun belirli din, ırk, uluslara mensup kişileri gruba kabul etmemek üzere yaptıkları yazısız anlaşma gentleman's agreement n.
seçkin bir grubun belirli din, ırk, uluslara mensup olan kişileri gruba kabul etmemek üzere yaptıkları yazısız anlaşma gentlemen's agreement n.
kötü ruhların kişileri ele geçirebildiklerini öne süren öğreti demonianism [obsolete] n.
kötü ruhların kişileri ele geçirebildiklerini öne süren öğreti demoniasm n.
tarihsel kişileri sembolize eden sanat eseri iconography n.
önemli kişileri taklit eden kimse impressionist n.
kişileri telefonlara cevap vermek üzere görevlendirmek man the phones v.
bir oyunda yarışacak kişileri seçmek choose sides v.
şüpheli ahlaki karaktere sahip kişileri içeren mixed adj.
roman dillerinden alınmış kelimelerde bahsi geçen olay, dönem veya kişileri ifade eden son ek -ade suf.
Phrasals
yetenekli, istenen, uygun kişileri seçip diğerlerini ayırmak/elemek winnow from (something) v.
yetenekli, istenen, uygun kişileri aradan seçmek winnow from (something) v.
yetenekli, istenen, uygun kişileri diğerlerinden ayırmak winnow from (something) v.
yetersiz kişileri temizlemek wash out v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri aradan çıkarmak winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri aradan çıkararak grubu küçültmek winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri aradan çıkartarak grubu daraltmak winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri eleyerek grubu küçültmek winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri ayıklayarak grubu küçültmek winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri dışarıda bırakarak grubu daraltmak winnow away v.
uymayan, istenmeyen kişileri/şeyleri ayırarak grubu küçültmek winnow away v.
(biri/bir şey hakkında) farklı kişileri/bir dizi insanı aramak call around (about someone or something) v.
farklı kişileri/numaraları aramak ring around v.
farklı kişileri/numaraları aramak ring round v.
Phrases
sahipsiz/korumasız kişileri ezmek kolay it is easy to find a stick to beat a dog expr.
Proverb
güçlü bir ekonomi tüm işletmeleri ve kişileri kalkındırır a rising tide lifts all boats
Colloquial
rahatsız edici kişileri engellemek için e-posta hesabında oluşturulan bir filtre bozo filter n.
içkili bir ortamda ayık kalıp alkollü kişileri arabayla bırakacak olan kişi designated driver n.
hüküm giymiş kişileri asarak ölüme mahkum etme veya olağandışı derecede sert cezalara çarptırmakla ün salmış hakim hanging judge n.
ana akım zevklere, ilgi alanlarına ve bakış açılarına sahip kişileri tanımlamak için kullanılan ifade normie n.
ve diğer/öbür kişileri and those expr.
Idioms
perde arkasındaki kişileri the boys in the back room n.
perde arkasındaki kişileri the backroom boys n.
yalnız belli bir sendikaya üye kişileri çalıştıran fabrika, işyeri a closed shop n.
ünlü kişileri tanıyormuş gibi yapma name dropping n.
en sonuncu kişisi/kişileri the last of the lot n.
uzlaşsınlar diye kişileri aynı odaya kapatmak closet someone with someone v.
yapılan işle ilgili gelişmelerden söz konusu kişi ya da kişileri de haberdar etmek keep someone in the loop v.
yükselirken yardım aldığı kişileri inkar etmek kick someone down the ladder v.
klasik/kanaatkar bakış açısına sahip olduğu düşünülen kişileri şaşırtmak épater les bourgeois v.
klasik/kanaatkar bakış açısına sahip olduğu düşünülen kişileri şok etmek épater les bourgeois v.
sorunlu/yetersiz kişileri veya grupları defetmek clean house v.
sorunlu/yetersiz kişileri veya grupları temizlemek clean house v.
istenmeyen/gereksiz kişileri görevden almak clean house [us] v.
(kişileri/şeyleri) kökten temizlemek make a clean sweep (of something) v.
kişileri ayırt edebilmek keep people straight v.
kişileri birbirinden ayırt edebilmek keep people straight v.
Trade/Economic
kişileri hedef tutan eğitim individual training n.
sektörün önde gelen kişileri movers and shakers n.
Law
kişileri söz tutum ve davranışlarla rahatsız eden ve para vermeyi zorlayan dilencilik biçimi aggressive panhandling n.
Politics
kayıp kişileri araştırma gezici merkezi mobile center for investigating disappeared persons n.
Institutes
birleşik krallık'ta gönüllü çalışmak isteyen kişileri uygun gönüllü kuruluşlarla eşleştiren bir kuruluş volunteer bureau [uk] n.
Media
ilgi veya sempati uyandırma amacıyla kişileri duygusal yönden ele alan habercilik human interest n.
ilgi veya sempati uyandırma amacıyla kişileri duygusal yönden ele alan habercilik human-interest n.
Computer
kullanıcıların sevmedikleri ve iletişim kurmak istemedikleri kişileri listeleyebildiği web sitesi türü anti-social networking site n.
kişileri ver export contact expr.
kişileri seç select contacts expr.
kişileri bul find people expr.
Television
önceden prova edilmemiş ortamlarda doğal etkileşime giren kişileri ve hikayelerini içeren (yapım) reality adj.
Psychology
entelektüel kişileri cinsel açıdan çekici bulan kişi sapiosexual n.
Social Sciences
feminen olarak algılanan kişileri daha değersiz görme femmephobia n.
Education
özel durumlarda okulları veya kişileri ulusal müfredat gerekliliklerinden muaf tutan bir hüküm disapplication [uk] n.
Religious
(şintoizm'de) doğa olaylarını ve bazen de özel yetenekli kişileri mesken tuttuğuna inanılan kutsal ruhlar kami n.
kötü ruhların kişileri ele geçirebildiklerini öne süren öğreti demonianism n.
Philosophy
çeşitli kişileri aynı anda ilgilendiren intersubjective adj.
Wagering
yarışmada 1inci 2inci ve 3üncü gelecek kişileri doğru bilme üzerine yapılan bahis tiercé n.
yarışmada 1inci 2inci ve 3üncü gelecek kişileri doğru bilme üzerine yapılan bahis tricast n.
yarışmada 1inci 2inci ve 3üncü gelecek kişileri doğru bilme ve sıralamayı doğru bilme üzerine yapılan bahis trifecta n.
Slang
başarılı/işi kıvıran kişileri çekemeyen kimse playa hata n.
kadınlarla takılma konusunda başarılı kişileri çekemeyen/kıskanan kimse playa hata n.
özellikle internette kışkırtıcı, tartışmalı veya ofansif şeyler yaparak veya söyleyerek havalı olmaya çalışan kişileri tanımlamak için kullanılan ifade edgelord n.
tembel, sosyal açıdan beceriksiz veya sosyal hayattan yoksun olarak görülen kişileri eleştirmek için kullanılan aşağılayıcı terim basement dweller n.
bir durumu inkar eden veya sahte umutlar besleyen kişileri tanımlamak için kullanılan argo sözcük hopium n.
Modern Slang
boyu kendisininkinden farklı olan kişileri çekici bulma anasteemaphilia n.
boyu kendi boyundan daha uzun veya daha kısa olan kişileri çekici bulma anasteemaphilia n.
kendiyle arasında boy farkı olan kişileri çekici bulma anasteemaphilia n.