koltuklar - Turco Inglés Diccionario

koltuklar

Significados de "koltuklar" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

Turco Inglés
Technical
koltuklar seats n.
Lastly, allow me to note that in Laeken the seats of many agencies of the European Union were not decided on.
Son olarak, Laeken'de Avrupa Birliği'nin birçok kurumunun koltuklarının belirlenmediğini belirtmeme izin verin.

More Sentences

Significados de "koltuklar" con otros términos en diccionario inglés turco: 29 resultado(s)

Turco Inglés
General
sahneyi çevreleyen koltuklar dizisi circle n.
(tüm koltuklar dolu olduğunda) ayakta kalan kimse standee n.
engelliler, hamileler,gaziler ve yaşlılar için ayrılmış koltuklar priority seats n.
sirk çadırının en uzak uçlarında yer alan, maviye boyanmış, rezervesiz koltuklar blues n.
(kilise, tiyatro) ek koltuklar için açılan platform gallery n.
günlük yolculuklarda kullanılan ve bireysel koltuklar için ekstra ücret ödenen yolcu vagonu drawing-room car n.
günlük yolculuklarda kullanılan ve bireysel koltuklar için ekstra ücret ödenen yolcu vagonu parlour car n.
Politics
ingiliz parlamentosunda meclise yeni girmiş parlamento üyelerinin, hükümet yetkililerinin ve muhalefet partisindeki meslektaşlarının arkasında oturduğu arka koltuklar backbench n.
ingiliz parlamentosunda meclise yeni girmiş parlamento üyelerinin, hükümet yetkililerinin ve muhalefet partisindeki meslektaşlarının arkasında oturduğu arka koltuklar backbenches n.
avam kamarası'ndaki koltuklar the ministerial benches n.
Technical
koltuklar arası koridor aisleway n.
koltuklar arası koridor aisle n.
ses yapan koltuklar seat rattles n.
Automotive
arka koltuklar tonneau n.
beş oluklu deri koltuklar five flute leather seats n.
bölünmeli katlanır arka koltuklar split folding rear seats n.
bölünmeli katlanır arka koltuklar split bench seat n.
dört oluklu deri koltuklar four flute leather seats n.
elektrik ısıtmalı koltuklar electrically heated seats n.
ısıtmalı arka koltuklar heated rear seats n.
ısıtmalı ön koltuklar heated front seats n.
katlanır arka koltuklar folding rear seats n.
konforlu koltuklar comfortable seating n.
oluklu deri koltuklar flute leather seats n.
sıra tipi arka koltuklar rear row of seats n.
Aeronautic
havayolu şirketlerinin rezervasyon sırasında ilk etapta satılmamak üzere ayırdıkları koltuklar allotment n.
uçağın içinde yer alan koltuklar ve diğer parçaların konumlandırılma biçimi configuration n.
Theatre
tiyatroda en yüksekte bulunan, en ucuz fiyatlı koltuklar the gods n.
tiyatrodaki ön koltuklar amphitheatre n.