lüzum - Turco Inglés Diccionario
Historia

lüzum



Significados de "lüzum" en diccionario inglés turco : 13 resultado(s)

Turco Inglés
General
lüzum materiality n.
lüzum occasion n.
lüzum want n.
lüzum necessity n.
lüzum call n.
lüzum requisition n.
lüzum need n.
lüzum requisite n.
lüzum demand n.
lüzum necessitousness n.
lüzum necessitude [rare] n.
lüzum use n.
Law
lüzum exigency n.

Significados de "lüzum" con otros términos en diccionario inglés turco: 36 resultado(s)

Turco Inglés
General
söylemeye lüzum olmamak go without saying v.
lüzum görmek deem necessary v.
lüzum göstermek necessitate v.
lüzum olmaksızın unnecessarily adv.
lüzum kalmaksızın unnecessarily adv.
lüzum olmaksızın unneedfully adv.
lüzum olmaksızın without the need to prep.
lüzum kalmaksızın without the need to prep.
Phrases
acil lüzum halinde in case of emergency adv.
lüzum halinde in case of necessity adv.
lüzum olmaksızın without any necessity expr.
lüzum kalmaksızın without any necessity expr.
Colloquial
ihtiyaç ve lüzum duyulan şey needcessity [usa] n.
acil lüzum halinde in case of emergency expr.
lüzum halinde in case of need expr.
aceleye/telaşa lüzum yok not in a hurry expr.
aceleye/telaşa lüzum yok not in any hurry expr.
-e lüzum/gerek yok (there's) no need (to) expr.
lüzum/gerek yok (there's) no need (to) expr.
artık gerek/lüzum yok (there's) no need (to) expr.
Idioms
endişelenmeye gerek/lüzum (olma) cause for alarm n.
hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak need (something) (about) as much a fish needs a bicycle v.
hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak need (something) (about) as much as (one) needs a hole in the head v.
bir şeye kesinlikle lüzum duymamak need (something) (about) as much a fish needs a bicycle v.
bir şeye kesinlikle lüzum duymamak need (something) (about) as much as (one) needs a hole in the head v.
(bir şeye) hiçbir şekilde ihtiyaç/istek/lüzum duymamak want (something) like (one wants) a hole in the head v.
(bir şeye) kesinlikle lüzum/istek duymamak want (something) like (one wants) a hole in the head v.
(bir şeye) hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak need (something) like (one) needs a hole in the head v.
(bir şeye) kesinlikle lüzum duymamak need (something) like (one) needs a hole in the head v.
bir şeye hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak need something like a hole in the head v.
bir şeye kesinlikle lüzum duymamak need something like a hole in the head v.
bir şeye hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak need something like you need a hole in the head v.
bir şeye kesinlikle lüzum duymamak need something like you need a hole in the head v.
Speaking
söylemeye lüzum yok it goes without saying that expr.
Trade/Economic
lüzum belgesi necessity certificate n.
lüzum müzekkeresi certificate of necessity n.