Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | marine edilmiş | marinated adj. | ||
I would like marinated fish and seafood. Marine edilmiş balık ve deniz ürünleri istiyorum. More Sentences |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
Gastronomy | ||
Gastronomy | mangalda pişirilen marine edilmiş domuz eti | char siu n. |
Gastronomy | mangalda pişirilen marine edilmiş domuz eti | char sui n. |
Gastronomy | yoğurt ve baharatlarla marine edilmiş, şişte pişirilmiş tavuk veya diğer etlerden oluşan bir güney asya yemeği | tikka n. |
Gastronomy | marine edilmiş ringa balığı | bismarck herring n. |
Gastronomy | marine edilmiş sığır etiyle yapılan bir kore yemeği | bulgogi n. |
Gastronomy | tuzla marine edilmiş domuz | salt pork n. |
Gastronomy | soya sosu ve susam yağında marine edilmiş küp şeklinde çiğ balıktan oluşan hawaii'ye özgü bir salata/aperitif | poke n. |