organized - Turco Inglés Diccionario
Historia

organized

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "organized" en diccionario turco inglés : 16 resultado(s)

Inglés Turco
General
organized adj. teşkilatlı
organized adj. organize olmuş
organized adj. tertipli
organized adj. düzenlenmiş
organized adj. örgütlü
organized adj. organize
organized adj. düzenli
organized adj. teşekküllü
organized adj. kurulmuş
organized adj. organizmaya özgü özellikleri gösteren
organized adj. kuruluşa üyelikle ilgili
Trade/Economic
organized adj. market örgütlü piyasa
organized adj. kurulmuş
organized adj. örgütlü
Medical
organized adj. organize
Slang
organized adj. sarhoş

Significados de "organized" con otros términos en diccionario inglés turco: 89 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
be organized v. örgütlenmek
General
organized crime investigation n. organize suç soruşturması
organized industry n. organize sanayi
organized industrial site n. organize sanayi bölgesi
organized crimes n. organize suçlar
organized crime n. organize suçlar
organized crime n. örgütlü suç
organized work n. organize çalışma
organized person n. planlı insan
get organized v. düzen kurmak
be organized v. teşkilatlanmak
be organized v. organize edilmek
be organized v. planlı hareket etmek
be organized v. planlı olmak
become organized v. organize olmak
be organized v. derlenmek
well organized adj. iyi düzenlenmiş
well-organized adj. iyi örgütlenmiş
well-organized adj. iyi organize olmuş
well-organized adj. iyi organize edilmiş
organized as first adj. ilk kez düzenlenmiş
duly organized adj. usulünce kurulmuş
in an organized manner adv. örgütlü bir şekilde
Colloquial
it is in our hands to keep our items organized expr. eşyalarımızı düzenli tutmak bizim elimizde
Trade/Economic
adana organized industrial zone n. adana organize sanayi bölgesi
anti smuggling and organized crime department of police office of ankara n. ankara emniyet müdürlüğü kaçakçılık ve organize suçlarla şube müdürlüğü
organized market n. borsa
izmir atatürk organized industry zone n. izmir atatürk organize sanayi bölgesi
organized exchange n. menkul değerler borsası
organized industrial zones n. organize sanayi bölgeleri
organized industrial zone n. organize sanayi bölgesi
organized industry n. organize sanayi
organized market n. organize piyasa
organized retail industry n. organize perakende sektörü
organized labour n. örgütlenmiş işçiler
organized labour n. örgütlü işgücü
organized labor n. örgütlenmiş emek
organized market n. örgütlü piyasa
organized market n. örgütlendirilmiş piyasa
organized money market n. örgütlü para piyasası
organized market n. örgütlendirilmiş pazar
organized labor n. sendikalaşmış işgücü
a company organized and existing under the laws of n. yasalarına göre kurulmuş bulunan ve faaliyetini sürdüren bir şirket
Law
organized crime group n. organize suç örgütü
department of anti-smuggling and organized crime n. kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele şube müdürlüğü
directorate of anti-smuggling and organized crime branch n. kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele şube müdürlüğü
smuggling and organized crimes n. kaçakcılık ve organize suçlar
anti-organized crime police n. organize suçlarla mücadele polisi
organized crime n. organize suç
organized crime control bureau n. organize suçlarla mücadele bürosu
organized crime n. organize suç
organized crime control bureau n. organize suçlarla mücadele dairesi
organized crime syndicates n. organize suç grupları
organized crime ring n. organize suç şebekesi
fight against organized crimes n. örgütlü suçlarla mücadele
transnational organized crimes n. sınıraşan organize suçlar
organized and existing under the laws of adj. yasalarına göre kurulmuş ve faaliyet göstermekte olan
Politics
organized trading system n. organize işlem sistemleri
organized crime n. örgütlü suç
bongo (business-organized non-governmental organization) n. şirket tarafından kurulmuş sivil toplum kuruluşu
fight against international organized crime n. uluslararası organize suçlara karşı savaş
Institutes
government organized non-governmental organization n. hükümet tarafından oluşturulan sivil toplum örgütü
department for fighting against smuggling and organized crimes n. kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele daire
department of anti-smuggling and organized crime n. kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele daire başkanlığı
department of anti-smuggling and organized crime n. kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele dairesi başkanlığı
department of anti-smuggling and organized crime n. kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele dairesi
department of anti-smuggling and organized crime n. kom başkanlığı
manisa organized industrial zone n. manisa organize sanayi bölgesi
department of organized agriculture and livestock zones n. organize tarım ve hayvancılık bölgeleri daire başkanlığı
turkish international academy against drugs and organized crime n. türkiye uluslararası uyuşturucu ve organize suçlarla mücadele akademisi
Industry
organized labor n. işçi sendikasının temsil ettiği işçiler
Technical
organized research n. örgütlenmiş araştırma
Computer
digit organized memory n. sayamak örgütlü bellek
organized by expr. düzenleyen
Psychology
organized play n. örgütlü oyun
Social Sciences
organized society n. örgütlü toplum
Education
organized education n. örgün eğitim
formal/organized education n. örgün eğitim
organized panels n. planlanmış paneller
Religious
organized religion n. kurumsal din
Military
organized position n. hazırlanmış mevzi
organized unit n. kurulu birlik
organized reserve corps units n. organize ihtiyat birlikleri
organized reserve n. organize ihtiyatlar
organized reserve corps n. organize ihtiyat teşkilatı
organized militia n. teşkilatlı milis
organized unit n. teşkil edilmiş birlik
organized crime drug enforcement task force n. yasadışı uyuşturucu üretip satan ulusal ve uluslararası örgütlerle mücadeleyi koordine etmek üzere tasarlanmış bir kuruluş
Sport
organized fast break n. organize hızlı hücum