pişirilmiş - Turco Inglés Diccionario
Historia

pişirilmiş



Significados de "pişirilmiş" en diccionario inglés turco : 4 resultado(s)

Turco Inglés
General
pişirilmiş stewed adj.
pişirilmiş prepared adj.
Technical
pişirilmiş baked adj.
Gastronomy
pişirilmiş cooked adj.

Significados de "pişirilmiş" con otros términos en diccionario inglés turco: 101 resultado(s)

Turco Inglés
General
fırında pişirilmiş et roast n.
fırında pişirilmiş kuru fasulye baked beans n.
şarapla pişirilmiş av kuşu salmi n.
çifte pişirilmiş ekmek twice baked bread n.
pişirilmiş toprak burnt clay n.
pişirilmiş toprak baked clay n.
evde pişirilmiş ekmek bannock n.
pişirilmiş elma baked apple n.
fırında pişirilmiş yiyecek baked meat [obsolete] n.
(papua yeni gine'de) toprak fırında pişirilmiş domuz eti mumu n.
sos veya et suyu yapmak için pişirilmiş et kalıntılarını şarap veya su içinde koyarak sulandırmak deglaze v.
yağda pişirilmiş fried adj.
önceden pişirilmiş precooked adj.
az pişirilmiş undercooked adj.
sertleşinceye kadar pişirilmiş hard-baked adj.
evde pişirilmiş home-cooked adj.
mangalda pişirilmiş charbroiled adj.
döküm ızgarada pişirilmiş griddled adj.
belirli bir günde pişirilmiş olan du jour adj.
Phrasals
(elde bulunan veya pişirilmiş ürünlerden) yemek yapmak pick up v.
Technical
pişirilmiş topraktan çanak/çömlek terracotta n.
çanak, çömlek ve bina yapımında kullanılan yarı pişirilmiş, su geçirmez, sert kil terracotta n.
pişirilmiş maça baked core n.
pişirilmiş ombra burnt umber n.
pişirilmiş topraktan çanak-çömlek terra cotta ware n.
pişirilmiş topraktan mimarlık tuğlası architectural terra cotta n.
pişirilmiş toprak terra cotta n.
pişirilmiş dökme boncuk yöntemi fused cast bead method n.
pişirilmiş tuğla fired brick n.
pişirilmiş seramikler fired ceramics n.
pişirilmiş ancak sırlanmamış kil biscuit n.
iyi pişirilmiş hard-burnt adj.
sert pişirilmiş hard-baked adj.
Mining
pişirilmiş demir cevheri peletleri fired iron ore pellets n.
Food Engineering
(önceden pişirilmiş) ısıtılıp yenmeye hazır yiyecek cook-chill food n.
ön pişirilmiş precooked adj.
Gastronomy
yoğun, yavaş pişirilmiş, etli bir sos ragu n.
kalıba dizilerek pişirilmiş sebzelerle yapılan bir yemek chartreuse n.
ızgarada pişirilmiş et veya deniz mahsullerinden yapılan japon yemeği teriyaki n.
ızgarada pişirilmiş et veya deniz mahsullerinden yapılan japon yemeğini marine etmede kullanılan sos teriyaki n.
yoğurt ve baharatlarla marine edilmiş, şişte pişirilmiş tavuk veya diğer etlerden oluşan bir güney asya yemeği tikka n.
bükülerek ya da burularak pişirilmiş hamur işi twister n.
çırpılıp yağda pişirilmiş yumurta scrambled eggs n.
hamur içinde pişirilmiş et toad-in-the-hole n.
lyon usulü ince kıyılmış soğanla pişirilmiş biftek lyonnaise steak n.
sirkeli sıcak suda pişirilmiş yumurta poached eggs n.
yumurtanın sarısına batırılıp pişirilmiş kızarmış ekmek eggs and soldiers n.
lahana yapraklarına sarılıp ve sıcak közde pişirilmiş mısır ekmeği ash cake n.
lahana yapraklarına sarılıp ve sıcak közde pişirilmiş mısır ekmeği corn tash n.
lahana yapraklarına sarılıp ve sıcak közde pişirilmiş mısır ekmeği ashcake n.
kırmızı şarapta pişirilmiş tavuk yemeği coq au vin n.
fırında pişirilmiş yiyecek miktarı bake n.
aynı anda fırında pişirilmiş çeşitli ürünler topluluğu baking n.
güveçte pişirilmiş tavşan yahnisi jugged hare n.
rengi kahverengine dönene kadar düşük ateşte pişirilmiş tereyağı beurre noir n.
mangalda pişirilmiş et braaivleis n.
içi dolgulu, şarapla pişirilmiş ince bir et dilimi braciola n.
içi dolgulu, şarapla pişirilmiş ince bir et dilimi braciole n.
şişte pişirilmiş yemek brochette n.
buharda pişirilmiş pirinç, pişmiş soya fasulyesi ve tuz karışımının öğütülüp salamuraya yatırılması ile yapılan bir tür hamur miso n.
ızgarada veya mikrodalga fırında pişirilmiş, üzerinde peynir bulunan ekmek dilimi mousetrap [new zealand] n.
birlikte pişirilmiş esmer şeker ve tereyağı tadı butter-scotch n.
yağ ve pekmezde pişirilmiş kek veya bisküviyle hazırlanıp genellikle denizde yenen bir tür tatlı dandyfunk n.
domuz pastırmasına sarılıp ızgarada pişirilmiş veya kızartılmış tavuk ciğeri ve gölkestanesinden oluşan bir aperitif rumaki n.
baharatlanmış, sarılmış ve pişirilmiş ince dilim et olive n.
sirkeli sıcak suda pişirilmiş yumurta dropped egg n.
domuz pastırmasına sarılıp pişirilmiş istiridye, tavuk ciğeri pigs in blankets n.
tahta levha üzerinde pişirilmiş tirsi balığı planked shad n.
doğranmış veya öğütülmüş sakatatla pişirilmiş pilavdan oluşan bir cajun yemeği dirty rice n.
beyaz şarap içinde ağır ateşte pişirilmiş dana inciklerinden hazırlanan bir italyan yemeği osso buco n.
una bulanarak pişirilmiş ve sotelenmiş ince dilim et scallopine n.
una bulanarak pişirilmiş ve sotelenmiş ince dilim et scallopini n.
ince kesilmiş soğan ve diğer çeşnilerle pişirilmiş sığır veya dana parçalarından yapılan yemek scotched collops n.
küçük seramik yemek kabında kaymak veya tereyağı ile tek başına pişirilmiş yumurta shirred egg n.
parçalara ayrılıp salçada pişirilmiş et fricassee n.
pişirilmiş mezgit smoked haddock n.
pişirilmiş mezgit finnan n.
pişirilmiş mezgit finnan haddie n.
çılbır tavasında pişirilmiş yumurta poached egg n.
yeşil veya kırmızı biber ve mantarla birlikte krema sosunda pişirilmiş à la king adj.
mangalda pişirilmiş char-grilled adj.
trüf mantarıyla pişirilmiş truffled adj.
ağır ateşte pişirilmiş braised adj.
buharda pişirilmiş steamed adj.
fırında pişirilmiş baked adj.
ızgarada pişirilmiş grilled adj.
ızgarada pişirilmiş broiled adj.
sosla pişirilmiş scalloped adj.
jölede pişirilmiş jellied adj.
sicilya şarabı ve mantarla pişirilmiş marsala adj.
otlarla pişirilmiş herbed adj.
evde pişirilmiş home-baked adj.
soğanla pişirilmiş lyonnaise adj.
ekmek kırıntıları ve bazen de peynir ile kaplanıp pişirilmiş gratin adj.
soğanla pişirilmiş onion adj.
alkollü içki katılarak pişirilmiş drunken adj.
maydanozla pişirilmiş parslied adj.
maydanozla pişirilmiş parsleyed adj.
göz göz pişirilmiş (yumurta) sunnyside up adj.
göz göz pişirilmiş (yumurta) sunny-side up adj.
Geology
seramik ve bina yapımında kullanılan sert, az pişirilmiş, kırmızımsı ve sırsız seramik malzeme terra cotta n.